Ansızın yankılanır gönül koridorlarında
Yanık ilahi bir seda
Gah ağlayan ana edasında
Gah bir doğuşun sonrasında
Bazen de geceleyin uykumun ortasında
Çağırır beni ilahi seda.
Bitmek bilmez kışa bir bahar gerek
Biçare ümmete bir karar gerek
Hakkın ateşini bir yakar gerek
Çelik gibi iman azimde sebat
Allah verecektir yeniden abat.
Ayasofya, sen sırsın bir ümmete malolmuş,
Sırrını bilmeyenin yürek dili lalolmuş.
Sır ki gönülden dile gelir, gözlerden taşar
Bıraksan deli gönlü dağlar, tepeler aşar.
Sultanım sana geldim
Huzuruna çıkmaya yüzüm yok
Razıyım senden gelene
Rızandan başkasında gözüm yok
Kayıplarla dolu bir ömürden sonra
Kapında söyleyecek sözüm yok.
Çıkarıp gönlümden diğer aşkları
Bugün sevgiliye muhabbet vardır.
Bilmem artık uzak, yakın veya zor
Bugün sevgiliden geçmemek vardır.
Kudüs ağlıyor kardeşim
Bağdat ağlıyor
Anam ağlıyor
Bacım ağlıyor.
Nasıl da gülüyorum
Tüm dertlerden arınmışım
Gece gündüz binbir dua,
Eriştir diye ihsana
Her yalnızlık birer sefa
Yaklaştırır beni sana.
Hep ismini hecelerim
Öyle bir zamandı ki Asr-ı Saadetin
Terkibiydi adalet, asalet, kudretin.
Ömer'in vardı senin adalet timsali
Güç ve imanda yoktu Hamza'nın emsali.
Bir akarsu gibi akıp giderdi sevdalar
Biz arkasından bakakalırdık
Gitme diyecek olurduk
Düğümlenirdi boğazımıza
Diyemezdik
Hakkımız yoktu buna
Her biri cennet kokan şu günahsız çocuklar
Ninnisi kurşun sesi, yetim, öksüz çocuklar.
Yaprak yaprak döküldü umudun çınarından,
İçemeden cihanın yalancı pınarından.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!