10 Kasım 1938 adım,
Türkiye Cumhuriyeti ölmedi-ölmeyecek soyadım.
Bu gün bir başka gün,
Keder yağdırıyor bulutlar
Gökyüzü mavisi dönmüş karaya,
Ey, sürgülü kapılar ardındaki sohbeti hoş yalnızlıklar!
Taban sesleri kulaklarımda çınlayan özlemler
Ve başımın gök kubbesinde yeşil keder taşıyan turnalar;
Ne olur kamburum olmayın,
Özgürce düğümleyeyim yalnızlığın son ucunu! ..
Dağlar kadar kocaman bir hasretlik var içimde
Taşıyamadığım,
Aşk sayfalarından kalan korkak bir yürek
Sevemediğim
Ve bir yalnızlık ki, hiç alışamadığım
Alışamayacağım...
Bugün gitti
Yüreğini bırakarak,
Bir ömür uzağa
Gitti...
Bir mum alevi gibi
Farkında mısın sevdiceğim
Gittikçe büyüyor zaman,
Dağlar örülüyor aramızda
Kirlendikçe umutlar
Ve sokaklar ağlıyor
Yankılandıkça sesler...
Bir kere öpsem kara gözlerinden
Çoğalıp düşeceksin dalından
Ben mahmur, ben solgun, ben en kırılgan ruh
Ziyadesiyle yorgun!
Neye yarar öpmeler...
Sevgilim,
Bir yanımda ölüm
Bir yanımda sen
Hanginize hayır desem!
Ölüm,
Sen adını koyamadığım
Sessiz dünyamın sesi,
Kurak toprağımın suyu
Birleşmez yollarımın köprüsüydün.
Hasretimin,
Yaşam eksik, gün yetmiyor sanki!
Aç, açıkta evsiz-barksız ortadayım.
Bulur muyum bilmem ama
Çıkmaz sokaklarda bir çatı arıyorum;
Gölgesine sığınacak,
Benim diye sarılacak! ...
Ders ve sınav bitti
Dokunulmazlara dokundum
Dostluk bitti
Pişman değilim! ...
Tekrar gözden geçirmek mi?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!