Uzak durma bana
Ayrı yerde kalma
Bütün sevincim kurur
Yorgan döşek diken olur
Gel usulca
Uzan göğsüme
Hey, yalnız adam!
Hey, üzgün adam!
Gülüşün solmuş.
Yüzün buruş buruş olmuş.
Tuzlu gönüllerde mi yüzdün?
Tuzlu kalplerden mi içtin?
Üzülme mahşer yarındır
Üzenlerin hesabı yakındır
Üzülenlerin sığınağı Yaradan'dır
Bir masal anlat bana
Bu uzun kış gecelerinde
Başka hayatlardan örnekler
Büyük sevdalar olsun içinde
Bağrı yanık yiğitler
Billur sesli kızlara tutulsun
Uzun şiirler istiyorum dedi kadın
Peki diyerek onayladı adam
İç sesini dikkatle dinledi
İçine kapandı, düşler izledi
Ne uzatabilirdi ki bir şiiri
Duygular mı çoğaltırdı sözleri
Uzun yol insanıyım
Doğduğumdan beri yollardayım
Yüreğimle kayıplardayım
Aşk denilen sert bir kabuktayım
Kıramadım
Tutsak yaşamaktayım
Var mı sende yürek
Sevip saracak
Hiç yormayacak
Laf değil aşk anlatacak
Suyu şarap edecek
Şarabı ilaç belletecek
İçimden kıyıldı
Fakat açlıktan değil
Yokluğu yaraladı
Kanamak, sızlamak kafi değil
Anlatmaya bu amansız vebayı
Vicdansız adam
Günlerdir kanıyor yaram
Su nedir unuttum
Geceler boyu içki müptelasına döndüm
Gündüz acı acı kahveler döktüm
Elimden şiir kitabı düşmez oldu
Yabancı!
Tereddüt etme,
Ya sımsıkı sar parmaklarımı,
Gün doğsun
Ya da dokunma!
Dokunma ki;




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!