Kırdım gecenin kara boynunu...
Seviyorsan, bahçemin çiçekleri telef olmadan öldür de gel gururunu...
Sineyi yurt tuttu kan baykuşları
Göç edip giderken eylül kuşları
Daha aşamadan bu yokuşları
Bahtımın peşinden çeker giderim
Derdi derdest ettim gömdüm sineye
Ey benim dağ başım
Taşım, toprağım, ekmeğim, suyum,
Nazarında dehşete kapıldığım,
Hevai nefis,
Duayı mazlum,
Keramet-i evliya,
sorsam adın ne? dersin bahtiyar'ım
açsan, yetmişbin fesat dolu sadr'ın.
kıyamet habercisi olsa da sözlerin
namusun bağı çözük, fıstanın yarım.
Uzan kirpiklerinden öpeyim, ziyan olmasın o bakir bakışların
belki bu şehre bahar gelir...
kışın söndüremediği yürek yangınını hangi bahar yağmuru söndüre bilir.
hani elin kolun bağlanır ya
onsuz olmaz düşünceleri,
bir ateş sarar ciğerlerini,
burnundan kan boşalır,
Günaydın sevgili dostlar
Güneş herkesindir, günü gören her canlı ondan eşit seviyede faydalanmaktadır.
Yaşam da böyledir, herkesin yaşama hakkı vardır, lakin herkes farklı kültürle, farklı inançla, hayata farklı pencereden bakmaktadır.
Dünya kimsenin tekelinde olmadığı gibi, hiç kimse kimseye kendi düşünce ve fikirlerini zorla empoze edemez, ettiremez.
Siyasî düşünce ve ideolojik ayrılıklar da fikir renkliliğinin ayrı bir güzelliğidir.
Eleştiri yapabilirsiniz fakat, hiç kimse kimseye küfür edecek kadar alçalamaz, alçak olamaz.
eğer birgün sizi hayallerinizden mahrum etmek isteyen olursa, o'nu karanlığın koynuna gömün.
..... ve göğün dallarına uzanın, avuç dolusu bolca yıldız toplayın.
gün gelecek mavi gök yurdunuz, ay ve yıldızlar bakışaçınız olacaktır...
Her insan kötüdür diye düşünüyorsan, bence sen bakış açını değiştirmelisin...
Gel şöyle yamacıma otur
Cennetin kapısından seni nasıl çaldığımı anlatayım
Bir bulut ucundan nasıl kopardığımı
Ve gözüme mil çekişini...
Hadi oradan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!