Otuz dört yılında Dünya yüzüne,
Geldiğini duydum Turani Baba!
Güzel annen almış göğsün düzüne,
Güldüğünü duydum Turani Baba!
Senin göbeğini kesmiş, ayırmış
Gördüğümüz şu rüyaya,
“Hayır” de ki hayır olsun.
Rezil olma tüm dünyaya,
“Hayır” de ki hayır olsun!
Arıyorsak bir esenlik;
Hiç olmazsa ahım sende kalmadı,
Bir kerecik öptüyüsem ne olmuş?
Ben öpünce gül dudağın solmadı,
Bir kerecik öptüyüsem ne olmuş?
Günlerdir ki surat asar durursun,
Beklentim yok siyasiden,
Pabucunu dama attım.
Beter çıktı bir âsiden;
Bu gönlümü gama attım.
Tükenmedi yalan faslı;
Benim sana sözüm yoktur,
Nedir saçta boyan Memet!
Onun ömrü birkaç gündür,
Çıkar bir gün foyan Memet!
Doğaldır her şeyin hası,
Gökyüzünde bulut gibi doluyum,
Yükseğimde dolu yağar, kar benim.
Dokunmayın, yağmur olur yağarım,
O yâr için her gün ahu-zar benim.
Ne sevdam tükendi, ne yâre yettim,
Sen uslanma hele divane gönül
Gün gelir seni de uslandırırlar.
Solar ömrün bağı, çiçek açmaz gül
Yüce dağlar gibi puslandırırlar.
Kimseler dağında kışlamaz olur,
Nereden başlasam, nasıl anlatsam?
Bir bilge insana sorasım gelir.
Birlik özlemimi sözüme katsam,
Hecelerden örgü öresim gelir.
Dili, dini, ırkı fark mıdır ferde?
Hemi bana der “Beynamaz”
Hem de benden ister namaz.
Hakk olan yola yanaşmaz,
İş yaptım zanneder yobaz.
08.03.2013
Yolu bitmiş ulak gibi
Başa döndüm, başa döndüm
Telsiz sazda kulak gibi
Boşa döndüm, boşa döndüm
Alev alev puharı’mda




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!