Müstakil düşlerim vardı parsellendi gecede…
Gün ve gün ifraz edildi dileklerim.
Hayata terk etmeyeceğim benim olmayanları,
Ya ihdas olunan gülümsemelerim…
Senedimin sureti dahi kayıp,
say ki bir sensizlik buğusu nefesimin tükendiği akşamlar
son mektubunu yazarcasına kelimeler tükenmiş.
ümidimin sıcacık duaları sarmalarken yüzümü,
ömür hüzne kutsanmış saman rengi sonbaharda.
kanadı kırık yüreğimin,
gülüşleri yüzünden çalınmış...
Aynı gecenin içinde,
İki ayrı karanlık gözyaşlarımız.
Tam sabaha dönerken vakit,
Yıldız yoksunu göklerde,
Aynı tonda ıslanır,
Öksüz kalan yastıklarımız.
Unut diyorsun ya ey unutulmuşluğum,
Ağlayan gözlerim söndürebilir mi yangınımı...
Sen ne dersen de,
Ben sen istedin diye unutamam ki seni...
Adı çoktan konulmuş bu sürgünün,
Sen beni çoktan unutup gitmişsin...
Adını kumsala yazdığım yerdeyim.
ilk seni gördüğüm yerde.
ilk elini tuttuğum,seni seviyorum dediğim yerdeyim.
hayata ilk başladığım yerde gözlerindeyim.
tahta balkonlu cafede,
Zalim bir sürgün sessizliğin...
Akasya ağaçlarının gölgesinde,
Unutmuştum ihanetin acı gözyaşlarını.
Kana kana içtiğim bir ömürdü gülüşün,
yoksun ya...
yokluğun aşkıma ihanet...
Cebin boşsa gönlünde boş olacak arkadaş…
Vadesi gelmiş sevginin ödeyemiyorsan senedini,
Uzak duracaksın sevdaya…
Şöyle yirmili yaşların sonuna doğru bulacaksın gönüldaşını…
Hani en deli çağında gözün karayken…
Seninde acıların son bulacak,
Alevlerin korda kaybolduğu gibi,
İçinde bir kor ki,
Küllenmeye yüz tutacak…
Bilmediğin yolların şekerci çocukları gibi,
Umut kapılarını çalacaksın,
Bir kelebeğin ömrüne ağlamaktır mutluluk,
Köşe başına çömelip avuç açmaktır Yaradan’a…
Yıkılmışlığını göstermeden dimdik ayakta durabilmektir…
Ayakların taşıyamasa da bu yükü,
Yürüyemesen de sürünebilmektir mutluluk…
Hasret; aynadaki yüzün sana gülümseyen,
Aşk; gülen gözlerinden süzülen gözyaşı…
Sen bir varılmazlık hikâyesi sonu pembe düşlere ziyan,
Ben bir avare kayıp gölgelere tutuklu…
Can; sende bir pervane,
Can; bende bir yalvarış sevgiye…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!