Sis kaplı yalan denizinden,
Gam yüklü gemiler geçiyor,
Acı bir düdük sesi ile…
Riyanın çığlığını atıyor martılar,
Kayalıklar pişman,
Sahil yorgun,
Öylece duruyor içimde,
Son savaşımın enkazı…
Ilık bir sevda gecesinin,
Ekim kokan yalvarışlarıydı,
Bu ilk vedada gözlerimden süzülen…
Oynaş tutmuşum hayalini gecelerime,
Hiç şansın yok be dubaracı…
Babalanma hemen,
İnanmam fasaryadan sözlerine…
Aftosun dik alasıymış meğer,
Geçmişi kınalı yankesici sözlerin…
Yolum düştü geçenlerde samanyolu birahanesine...
Akasya ağacı yaprağını dökmüştü çoktan.
Islaktı kumsal,
Dalgalar tüm ayak izlerini süpürmüştü.
Hangi yana baksam sessizlik,
Hangi yöne dönsem hep o şarkılar...
Aldırma sitemin acı tadına…
Gül ki eller yaprağın sevsin.
İki kum tanesi gibiydik savrulduk rüzgara,
Kurumuş bir ekmeğin tadında öğrendik sevmeyi,
Bölüştük,ve bölündük çaresizliklere..
Özledim işte,
Hasret kokan yaylaların gelincik kızılıyım sana.
Buz gibi çağlayanların tek damla suyu gibi yitik.
Gece ayazının tutkunun...
Görüp göreceğim bu muydu sessizlik mavisi,
Bu hayatın başka acısı var mıydı çekmediğim,
Kaç bahara döndüm hazanıma güneş açtın,
Yağmurunla sırılsıklam kendimden geçtim…
Yok senden gayrısı tükenmez ebedi sevgim
Senden öteye geçemem.. Senden berisi biz.
Yaşamış mıyım bunca yıl aşktan bihaber,
Yangın yeridir yüreğim,içime alevler doldu.
Ne bahar ne yaz benim yüzüm kışa döndü.
Al bu canımı ya rab sancılar çekilmez oldu.
Bir damla gözyaşı ol yanağımdan düşen gayrı.
Yüzüm göğe dönmez bakacak yüzüm yok.
Özlüyorum onu,
Hele geceleri daha bir dokunur oluyor karanlık.
Sesim yankılanmıyor,
Alabidiğine gidiyor uçsuz bucaksız.
Özlüyorum dedim ya,
Hele geceleri başka bir matem halayı çeker gözlerim.
Hangi düş bahçelerinde yüzmektesin
Kanatsız Melek.
Yüzündeki huzurun kaynağı cennetten mi?
Aç gözlerini desem güler misin?
Bir kucak mutlulukla sinemde…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!