Yakın dostlarım bazen hakkımda endişe ederler
çok sinirle yazdığımdan bazı şiirleri
birgün bilgisayar başında
sinir krizinden “tık” diye gideceğimden.
Çeşit çeşit konuları
Sadece hava 'günlük-güneşlik' diye
sabah koşu sezonunu açan
asil site sakinlerine bakarım da
aklıma
sadece iyi günde birbirlerine gülümseyen
mutlu görünen evli çiftler gelir.
Belirli kurumların
irili-ufaklı şirketlerin
dev holdinglerin
hatta turizm şirketlerinin
okulların
kimsenin pek sevmediği
İlk başlarda ben de fena uyuzlanmıştım
sonradan sosyetenin rehberi olan,
starlaşmış
baş köşelere oturmuş doktorlara
veya
film yıldızı olan usta dövüşçülere
Yanlış bir telefon mutlaka gelir herkese
zaman zaman...
ya boş dururken
ya sevdiği bir kitabı okurken
filmi seyrederken
sevişirken
Selamımızı almadılar diye
lafımız havada kaldı diye sinirlendik kimi zaman
karşımızdakini 'yosma' ilan ettik.
'erkekse' eğer, 'ayı' diye damgaladık.
bu kesin tavrımızın sebebi
Alemleri gezdim
kürelerle oynadım
kıtaları, şehirleri,
köyleri gezdim.
İkna ederim zannettim
Onunla yapacağım seks
bol miktarda çay içermeli...
İnce,
üzerine yapışan taytıyla bezenmiş
o güçlü bacak ve basenleri eşliğinde
İşim çok bugünlerde,
planlar da bir o kadar...
hem bireysel, hem ailevi...
doldu taştı kafanın çeperleri anlayacağın dostum;
ama tatlı geliyor ya 'insancık'a çoğu zaman
Yuh sana
beceriksiz
kütüğün teki
bükülmez demir gibi karşımda!
yine becerenedin iki kalem işi
Ben şairim demeyi şiirleriyle gösteriyor..Okuyucunun önüne serdikleri 'evrensel gerçekleri [miz]..okudukça
unuttuğumuz isyanları yeniden hatırlıyoruz..Gerçeği
sofraya koyup yüzleşme gücün varsa al ne kadar lazımsa diyor. Sesi ilginç metalik bir ses gibi geliyor kulağa..Doğal desek sahte to ...