NEYE YARAR NEFES ALMAK***
Yol almak el yordamıyla
Bakar gözlerle gerçeği görememek
Kelepçelemek dilleri
Bildiğini söyleyememek
Çaresizliği yutkunmak
Söyleşir
Evvelce biz bu tenhalarda
Ziyade gülüşürdük
Pır pır yaldızlanırdı kanatları kahkaha kuşlarının
Ne meseller söylerdi mercan köz nargileler
Zamanlar değişti
Devamını Oku
Evvelce biz bu tenhalarda
Ziyade gülüşürdük
Pır pır yaldızlanırdı kanatları kahkaha kuşlarının
Ne meseller söylerdi mercan köz nargileler
Zamanlar değişti
Tebrikler
Yusuf hocam
kutluyorum
Hem hece,
hem de serbest...
maşallah...
Selam ve
saygılar.
yürek sesiniz daim olsun kutlarım
yüreğinize sağlık
Şiir okuyorum şiir. insan ve çevresi, insan ve toplumsal hayat. bambaşka bir garipliktir. biri kral gibi diğeri çoban gibi yaşar.ne kadar soluk aldıracakları meçhul.Aslında çobanın krala ihtiyacı yoktur. zira kralın çobana ihtiyacı daima vardır. Çok hoş anlatımlı gerçek şiiri vbeğeniyle okudum. tebrik ederim selam size.
PAYLAŞIM İÇİN TEŞEKKÜRLER
Evet üstad, hayat insana bazı görevler
yükmektedir. Bunlar aşmak ve başarmak
zorundayız.
Ey insan! Nimetin zevâlinden elem çekme. Çünkü rahmet hazinesi tükenmez. Ve lezzetin zevâlini düşünüp o elemden feryad etme. Çünkü o nimet meyvesi, bir rahmet-i bînihayenin semeresidir. Ağacı bâki ise, meyve gitse de yerine gelen var. Nimetin lezzeti içinde, o lezzetten yüz derece daha ziyade lezzetli bir iltifat-ı rahmeti hamd ile düşünüp, lezzeti, birden yüz derece yapabilirsin. Nasıl ki, bir padişah-ı zîşânın sana hediye ettiği bir elma lezzeti içinde, yüz, belki bin elmanın lezzetinin fevkinde, bir iltifat-ı şahane lezzetini sana ihsas ve ihsan eder. Öyle de, “Lehü’l-hamd” kelimesiyle, yani hamd ve şükürle, yani nimetten in’âmı hissetmekle, yani Mün’im’i tanımakla ve in’âmı düşünmekle, yani O’nun rahmetinin iltifatını ve şefkatinin teveccühünü ve in’âmının devamını düşünmekle, nimetten bin derece daha leziz, mânevî bir lezzet kapısını sana açar.
TEBRİKLER
SELAMLAR
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta