Ekranlar örtüyor hislerimi
Kucaklayamam bu kömürü
Konuversin bir damla sıcak yaş
Çamurlu bir kuyu gibi duran gözlerime
Bir kaynak su buharı
zavallı kalbim benimle
zavallı yüzüm benimle
ne kadar erken uyanmak için
şimdi tarihi ansam
tablolar canlansa
kırılmasa kristalin ışığı
bir sayıklama andıyla cilalansa yağmur
hıçkırıklar
peygamber sakalıyla
seni ölmelere bıraktım
kaldırım taşları
gizem satıcısı
bunca yorgunluktan sonra
bir tülbendin oyasıyla
köhne bizansın
karakan sızıyor duvarlarından
avurtları çökmüş
solgun yüzlü nilüferin
sesi hırlıyor tenhada
gövde can çekişiyor
dokun bana
pürüzsüz yüzümü
yıka atdınlığınla
ay karanlık gecede
sen suya düşen bir yaprak
deniz sustu mehtap gözleri nemli
ellerin dalgadan suda elemli
bulutlar güneşi okşar görkemli
dudağı karanfil dırlı söylemli
akasyalar ağlar sabaha karşı
küçük bir kan sızısı içimde
yağmur çiseliyor
varaklar açılıyor
bütün yoksulluğuyla evim
perdeler açılıyor
baharlamı yaşarsın
dağ gülünü soluyup
baş döndüren bu kubbe
acayip bir telaşta




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!