Kızıl örtüsünü asmış tan
Dev kalabalığın sessizliği ne?
Eller göğüste duada evren
Nefesi dikenli soluyan güller!
Kanayan damarların rengi ne?
Kuralsız kaygan bu dünya zemininde
Yürürken düşe kalka zorlanıyorum
Suratı kas katı ruh hallerinde
Bir yığın manzarayla karşılaşıyorum
Karnında taşıdığı bebeğiyle anneyi
Kırık kulplu fincan ağrılı sancı
Hüzzam şarkıların solgun bakıyor
Doldur meyhaneci kurşunlu hancı
Sarhoş gecelerin yılgın akıyor
Masum kelebeğim sanat mı huyun
Meftun demokrasi umutlar köle
Çağrışır ezgiler coşar dillerden
Talihin sillesi kanatlar sıla
Geçemem bu aşktan eyvan illerden
Turnam kanadına derman olsaydım
Sen ki kutlu yüce soylu şairsin
Yazdığın şiirler sevgi içindir
Anlam deryasında âli mahirsin
Hecelerin liri yudum içimdir.
Zaman bulutları usuna yağar
Bulutlanıp yağacak sevda yüklü yüreğim
kopacak tufanların alameti görülmez
göklerini sağacak nehirlere kurağım
aşk mahkumu bedenim surlarına darılmaz
ısıtalım geceyi kavuralım ayazı
Alacası tanın, boyası rengi
Hatıralar kayıp, mektuplar silik
Horozlar ötüşü, şanın ahengi
Siyah önlük tek tip, ak yaka ilik.
Bir şans daha olsa, tanınsa bir şans
Meftun kalbim inler aşk sırılsıklam tutkunum
Yıl üç yüz atmış beş gün çalar ezgin titreşim
Ocağımda tüten köz alınyazın utkunum
Yaşama hevesimsin (g)özümdeki tek resim.
Görkemli güzelliğin eseridir belli ki
Nehirlere can veren, kaynayan derin dere
Vuslata ermeyecek kaynakların durulmaz
Menzili aşk olmayan, akışına ne çare
Sevmek hayal denizim, kulaçlarım yorulmaz.
Nam salsa güzelliğin, kıvançlı mağrur kadın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!