Bir sarı kalemin vardı 17'li yaşlarında
Neler yazdın, döktün derdini bembeyaz kağıtlara
Hiç yaşayanmayacağını bildiğin anılara
Sabahın 4'lerinde meze ettin gözlerini
Bende bir insanım çektim ayrılığın acısını
Bir uzun yolculuktayım
Bitesi yok bu yolun değiştirmek mı lazım?
Bir dağın yamacındayım
Hep aynı yere bakıyor, yardan atlamak mı lazım?
Kimseye anlatamadım derdimi
Yıllar oldu sen bu diyardan göçeli
Ufaktım hatırlamıyorum muhabbetini
Sazında inleyen sırma teliyle
"Deli Bekir eşeğine çüş dedi duydunuz mu?" Dedi Gurbeti
Boyun kısaymış, asaletin uzun
Bayram gelir kurulur sofralar
Masalar donatılır buyur edilir dostlar
Soba sıcak, çayın altı kaynar
Çocuklar oynar meleşirken kuzular.
Camiide hutbe bellidir "Küsler barışsın"
Varmış duydum pahalı ortamlarınız
Aman ben eksik kalayım
Ayağınıza göreymiş tüm yorganlarınız
Olsun ben yan uzatayım
Kalabalıkmışsınız, boş kalmıyormuş yanlarınız
Kaybettiğim gençliğimi
Yorgun hayallerimi
Kırıldığım hikayeleri
Ben şiirlerde buldum
İstediğiniz gibi olmadım
Bir kahvehane köşesinde
Demli çay iki de şeker
Kimseyi istemez yanında yöresinde
Biraz kıyılmış tütün birde sarma keder
Çay karıştırıldıkça şeker dağılır
Benden bir şiir istersin içinde aşkımı anlattığım
Benzetmelerle kelimeleri daralttığım
Yüreğimi ortaya koyup da yazdığım
Bir şiir isteme yazamam iki gözüm biz kavuşanlardanız.
Gözlerimi geceye açsam
Para her şeyi yapar demiş birisi
80 senen var tutsun tutabiliyorsa seni
Bir düşün Süleymana kalmayan bu dünya
Vallahi yanında yöresinde istemez seni
Ne işe yarar ki lüks şatafat pahalılık
Ben başkalarıyla karıştırma hayat
Ben bildiğin kullardan değilim
Arkama durmayın ey cemaat
Ben ak sakallı hocalardan değilim
Issız sokaklara sorun beni
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!