Ey benimle secdeye giden Allahın kulları
Ben arka safa geçince siz önde kaldınız
Sizin olsun memleketin asfalt yolları
Toprak yol bilmediğinizden, yolda kaldınız
Birle birin üç ettiğine menfaat uğruna inandınız
Kafamı kessen de çıkmazsın içinden diyordum
Bir gece yarısı azat ettim bu gönülden seni
Senden başkası olmaz diyordum
Ferman geldi elimden, dilimden sürgün ettim seni
O şehre bir daha varamam diyordum
Ben ben değilim
Bir sigara verin belki sakinleşirim
Ben paslı bir bıçak değilim
Bilemeyin beni keskinleşirim
Ne acılar geçti başımdan
Ey tayyare selam götür ona çok özledim
Belki seni görür de el sallar selamımı alır
Ey dört duvar şahitsiniz
Selamım alınsın diye yollamadım
Kimsesiz değilim burada vardır elbet birileri
Bir kurşun sesi duydum bu gece uzaklardan
Gönlümdeki yaralı ceylan vurulmuş
Bakma bana öyle azizim ben acizim
İçimdeki hevesler çoktan durulmuş
Bir kırık kalemim var
Ne mutlu sana tütüyorsa ocağın
Çayını karıştırıyorsa kaşığın
Mevlam göstermesin kimseye, zordur hayat
Çocuk görmemişse kucağın
Evlilik zor iştir, sevgisiz olmaz
Ben ümidimi kestim artık senden
Boşver telefonlarımı açma Yakup
Dostluğumuz meğer bitmiş ezelden
Sen çıkmamış bir can değilsin, ümit kalmadı Yakup
İnan bahsettim herkese senden
Çok ışıklı bir şehrin, yıldızlı sokağında
Uzaklarda arama beni, diz çök soba başına
Sevda yelleri eserken 20li yaşımda
Korkma, boğulmam deniz kıyısında
Tanıştırayım, ben Muhayyel kederin elçisiyim
Yıllanmış acıları ortaya seripte
Üzme artık kendini
Çayın yanına tütünü meze edipte
Yakma geceleri kendini
Eski çilelerden konuşarak
Karlar yağdı saçlarıma
Yağmur doldu gözlerim
Genç yaşta büküldü belim
Her şey doğru da vakit yanlış
Ümitler dünde kaldı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!