Sensiz akşamların rüyaları da hazan.
İlmek, ilmek işlenmiş her zerreme,
katre, katre kalbime yerleşen sevdan.
Bir kalp yangınından geriye kalan
küllenmiş bir hatıra gibisin artık.
Saçının rengine bakarak hayal kurardım.
Gözlerinde kaybolurdu bütün benliğim.
Seni görünce heveslenirdim yaşamak için,
Seni sevmenin doruğuydu bu.
Doruklara sevdalandım..
Seninle Aynı yoldan yürümek
Sıçrayabilseydim gönül eşiğinden,
Bir meyve düşecekti,Silkelediğimiz ağaçtan
Bir beşik sallanacaktı
Derme çatma bir damdan.
Kar taneleri gibi beyaza bürünmeliydin,
Göç eyledin gönlümden
Kervan, kervan.
Bir ben, bir kalem
Sevdan ile kaldık baş başa.
Ne iş gördü elim, ayağım
Ne yaş gördü gözüm
Bu hayatta neyden korkup kaçtıysam,
sığındığım limanda yeşeriyor sanki!
Bu yeşerme tabiatı güzelleştirmiyor,
Bilakis nefessiz bırakıyor.
Emrini aldığım kumandan
Gitme vakti geldimi ki bu limandan!
Belki son çırpınışlarıdır kanatlarımın
Belki gözlerimin son bakışları
Belki gözyaşlarımın son damlaları
Belki ismini son duyuşumdur
Belki son Sabah uyanışım
Belki sonbaharımdır...
O kapılarda samimiyeti,
O kapılarda hizmeti,
O kapılarda bir bardak çayı özledik.
Dünya meşgalesinden sıyrılıp,
Ucuzladı her şey Onur, haysiyet ve şeref.
Pahası biçilmez değerlerin,
kıymeti bilinmiyor artık büyüklerin.
"Evladım düsturlu giyin" desen
Ya gericisin yada yobaz,
Nereye gitti o ağır başlı delikanlılar?
Bir baksan yeşil. Bir baksan Sarı
Kızartmaz yüzünü arsız damarı
Sadece kırmızı renge yabancı
Karga gibi öyle gözler darı
Ülkemin dalkavukları.
Devleşir hatıralar bugün zihnimde
Bayrakta yel oldunuz vakti seherde
İhanete gebe dolunaysız geceler
Köşeleri tutmuş vampir dişli ceteler.
Sarmış her yanı Moskof'un, itleri



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!