Hep karnı aç sırtı çıplak yüreği de yanmış
Hiç hile hurda bilmeyen insanları sevmiş
Baharı yazı görmeyen her anı karakış
Sırtında kocaman kamburu olan yoksul kardeş
Yüreğinde alev ateş gözlerinde de yaş
Têrên tê bi her denga
Fîqê dixe û her renga
Xwezil xerîbî nebûya
Gel şabîa şahî,şenga
Têrên tê reng li reşe
Kaşlar kara o gözleri mühür
Bir canan gördüm yolu gönül
Zülüfler kömür,dişler mercan
Onüç,ondörtlük taze bir gelin!
Sunaboylu o taze esmer gelin
Ey candan sevdiğim dostum!
Sen hiç aç kaldın mı,
Yada çıplak?
Bir an olsa da,
Yada bir kaç saat?
Günlerce tutuşarak
İşte böyle,Diyarbakırlı bacım
Bizim hikâyemiz böyle başlar
Hepimize“bölücu”dediler“hain”
Bizi aldılar zindanlara tıkadılar.
İşte böyle,Adıyamanlı bacım
Kirinên wan tawanbaran min re ne dijware!
Qerf û tinazên bêbextan min re wek mirinê,
Mal û milk min re ne xeyale û tu ne hewce
Xêncî war û welat me,ji min re dişt ne divê
Xizanî û belengazî,tunebûnî ne bextê min e,
Dövünen kadın ağlıyordu
Feryadı karışmıştı ağıdına
İçin için hüngür hüngür o
Elem,acı,kederle bağıra bağıra
Yanı başında uzanan kavak ağacı
Polenler döküyör
Gel işte,gel
Ey soysuz
Ey eşkıya
Yaptıklarını bir gör
Yakan sen!
Yanan ben
Hele bakın zalimlerin ettiğine
Şu yanan yuvalar neyin nesine
Toprağa düşen candır,bedenler
Acımla yıkıldım melülüm yine.
Kanat çırpıp uçan telli turnalar
Uçan kuştan esen yelden seni sorduğum
Daima resmini koynumda saklı tuttuğum
Haylı yıllar oldu,sen yuvadamızdan gideli
Gel gel kurban olduğum canım yavrum gel.
Bahrlar,yazlar nice kış peş peşe geçti gitti
hakikaten duygu dolu ders verici nitelikte bir şiir, kutlarım.