İçimdeki firari...
Dost vardır özlersin,
Arkadaşın vardır gözlerinde tüter,
Sevgilin vardır arasın istersin,
Canın vardır senden olma...canını vermek istersin,
Tophaneden bakmaktayım
Limana bir an;
Coşkusunu, cefasını görmekteyim
Yürümekte insanlar
Günün yorgunluğunu atmak için
İçmekteler sigaralarını, çaylarını
Düşlemiştim seni...
Çocukken...
Sıcaktan uzak gölgesinddeyken ıhlamur ağaçın,
Düdük yaptığım söğüt ağaçın dalında,
50 yıllık çeviz ağaçının üstünde,
Sabahları dağların ardından,
Haykıran bir yürek,
Yeni doğmuş çocuk misali,
Doğan güneş gibi doğmak,
Bilir misin ne zor!
Bakmak öğlen güneş’e,
Hani ya gün gelir özlemini duyarsın,
Eksikliğini hissedersin bir an,
Hayalini kurarsın geçen günlerin,
Küçük bir bebekçesine sıkı tutarsın...
* *
Farkına varmaya başladığında kaybettiklerini,
Hapsedip içine,
Ta derinlerine kalbinin,
Umudu gözlerinde,
Yaşatarak yaşamak...
Kimsenin bilmediği,
Cevabını kendin bile çözemediğin,
İçin için yanan kibrit kutusu…
Yârin yanık teninin kokusu sinmiş üstüne,
İçine sığdı mı?
Yüreğinden dökülen nameler,
O anlamının gözlerde sönen kibritleri…
Kim sevdi incir ağacını,
Meyvesini koparırken dalından.
Gölgesinde korunurken,
Güneşin sıcaklarından,
Bunalıp trafik gürültüsünden,
Sükutu kırlardaki ağaçlarda arayan,
Toprak….
Sevdadır kokusunun özlemi,
Can verendir hesapsız…
Tutku olur kucak açar her gelene,
Yaşamak için kalp önemli,
Ama suni ama gerçek,
Bazıları suni kullanır,
Bazıları yüreği ile beraber,
Kaybetmek; kazanmak kadar önemli,
Ama insanlığını kaybetmeden....
Ey silueti olduğum...
Vakit içinde;
Yaşam denen bir muammaya sığınan,
Alıp vermek arası ilişkiler değil mi?
Hareketi esas alıp; seni var eden…
Bağlanmıştın oysa şahdamarına;
Uçsuz bucaksız ihtimaller denizin balığı,
Ne altında mutlu olabildin, ne üstünde
Geçer Ömür dediğin;
Rabbim insana yaşamı bağışlamış, en özelini vermiş, en kıymetlisini kendinden olanı vermiş ve içinie koymuş…
Toprağı kanla canlandırmış, can katmış, çoğalması için su vermiş bir nefeslik ve emretmiş günü geldiğinde emanetimi alırım diye…
Evet, geçer ömür dediğin; ...
Kaçamak Tat…
Bugün yorgunluk süzülüyordu gözlerimden,
Gözkapaklarım ağırlaşıyordu sinsice,
Kahvenin tadı ile ayakta kalıyordum,
Tam o anda senin o gözlerin deydi gözlerime…
Bir irkilme,
Bir uyanış,
Bir usulca dokunuşla,
Bir yeşil değmişti gözlerime… < ...