Adamlık, dürüstlük öleli çok oldu
Doğruluk davası eğrilere kaldı
Mal, mülk, makam hırsı aklımızı aldı
Nefislere tokat vurulamaz dede
Sonu gelmez zulmün, ne üçtür ne beştir
Nasıl dayanayım bunca feryada
Yaralı yüreğim kanıyor dede
Bir ateştir sönmez lebideryada
İnsanlar kor gibi yanıyor dede
Sular durulmuyor gittin gideli
Dede, ben anlatayım da sen dinle
Zahirde duyan yok, sana yazarım
Bilirsin işim olmaz şerle, kinle
Lâkin düzen bozuk, ona yazarım
Doğru yolla aşılmaz hiçbir eşik
Yine sana yazıyorum sana
Mertek yamuldu, tutmuyor damı
Ah çeker ağlarım yana yana
Ne kederi biter ne de gamı
Kalmadı kimsede ahde vefa
Düşündüm taşındım, kafa yordum
Hele bir dinle doğru mu dede?
Tertemiz toplumdur benim derdim
Bu gidiş yakar bağrımı dede
İnsanoğlu azdıkça azar da
Azdı küffar, azdı yine
Vurmak gerek tam kalbine
Türkistan’a, Filistin’e
Acı var zulüm var dede
Şehit olurken niceler
Mazluma, garibe, tepeden bakıp
Üst kesime durmadan selam çakıp
Çıkarına göre bir maske takıp
Gezer dünyada dalkavuklar dede
Dayısı, amcası kapılar açar
Ah neyleyim, nereye gideyim
Sanki dünya tersine dönüyor
Dede, nasıl susup sabredeyim
Ulvi değerler bir bir sönüyor
Karıştı hepten sapla samanı
Dede, ahir zamanda geldik ne hale
Rabbim muhtaç etmesin evlada bile
Tek çatı altında yaşarken sülale
Ana, baba sığmıyor koca evlere
Lafta herkes bonkör, içimiz var yemez
Dede, ne haldeyiz gelin de görün
Açılsa da girsek dibine yerin
Melek oldu; Sıla, Narin ve Şirin
Kadına, çocuğa yeter gücümüz
Nice şer güç yine bize saldırır




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!