İsminle müsemma, güzel Muhammed
Adın: gönlümün ışığıdır ebed
Rabbim hikmetiyle, eylesin meded
Yolun açık olsun, canım Muhammed
Ben bakıyorum, sense gidiyorusun
Hakikat sürmesini, gözüne sürmüyorsun; 
Kaosa alkış tutan, akrebi görmüyorsun…
Be adam sendeci oldun gafil yaşıyorsun;
Kıskacın ucundaki, zehri görmüyorsun…
Cendereye sıkıştırmış: nefis denen mefhum; 
Ruhuma saldırıyor, hücum üstüne hücum…
İmdadıma gelen yok, sarsılıyor umudum;
Yalnızlık girdabında, çilekeş mağdur oldum…
Bir amansız çile ki: günah şerbet gibidir;
Ben: Kendimi aradım, madde kabukta
Baktım! Ruhum firarda, benden uzakta
Benliğim yalnız, çırpınıyor tuzakta
Yalvardım ruha: Ne olur? Gel, gel dedim
Kaçma benden, güzel ruhum, pişman oldum
Ey! Mabedden çıkmış, saadetle giden adam; 
Keşke, gönülden gönüllere, ulaşsa sedan…
Haykırsam da bütün gençliğe, seni göstersem;
Senin gibi olsalar; senin gibi genç adam! ...
Sayıklıyorum ben, kendi kendime
Ayrılık! Ayrılık acı kelime
Dillerde bir dinamit, lime lime
Bir kelime ki: benzer ölüme
Kesik kesik kesseler, üç heceli
Sefa geldin: İkibindokuz Haziran ayı
Yaşattın bize bu İslami umdeyi
Yüzümüze nur kondu, aydınlattı aynayı
Ne hoş! Hamdolsun, giydik Muhammedi kisveyi
Gitti nefis iğvası, şenlendi hep gönlümüz
Duyan kulak olmasa
seda nedir? Bilinmez…
Gül sevgisi olmasa,
Bülbül aşkı, bilinmez…
Boş ver boş ver diyorsunuz, hep dolu gidiyor; 
Boş ver dedikçe bir değil bin ateş yanıyor…
Birinde; oğlun, kızın, kardeşin gidiyor;
Birinde; senin milletin, vatanın yanıyor…
İlahi! Sevgilerin kaynağı sendedir
Seni sevenler ömrünü sevdanla bitirir
Bütün dertlerin dermanı senin sevgindedir
Gönüllerin gözü, senin aşkınla açılır
Bütün zerrelerim, tekmil gele huzuruna




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!