Halis kul
Boynu büküktür ilahiye
Kusurlarını düşünüp koyar teraziye
Günahlarla halim nicedir der durur
Dertlenir rabbime karşı yüzüm mahcup der
Gönül kırıklığıyla ALLAH korkusuyla yaşar
Sensizliğin anıları sardı etrafımı
Yüreğime ayrılık sancısını saplandı
Hasretin efkârına saçların dolandı
Sızlanışlara sözler ayak izi bıraktı
Cehennem den kurtulmanın ipinin geleceğe taşıyan
Dillere gönüllere ilahinin kelamını aşılayan
Ehli küfür’ünü nefesindeki son gücüyle üflemeye çalışan
Furkanı yarınlara filizlendiren Silsilenin son deminin talebeleri
Yalan gıybetin dikenlerinin arasında sevap güllerini toplayan
Mutluluk elere tutuşup sahilde mehtaba yürümek
Yarına çocukları gibi umutları filizlendirerek koşmak
Akşamın tenine dokunuşunda kuş tüylerini hallere serpmek
Mutluluk Mutluluk Mutluluk senlede sensizde seni yaşamaktır
Tahtaları keser biçerler
Rendele ile kırıntıları düzeltirler
Selamlarıyla muhabbetleriyle
Yüreklerde kalan kırıntıları düzletip temizlerler
Masalar sandalyeler dolap rafları yaparlar
Gönüllerde kuran sükûnetin estiği
Dillerde hikmeti ilahinin isminin dolandığı
Gün tohumlarıyla göz çapaklarından
Miskinliklerin atıldığı
ALLAH kelamının nefesinde bedene ruha serpildiği
Her Telefon Çalınca Koşup Açma
Hayaller Kurup Sevdayı rüyalara Savurma
Resimlere Bakıp Ağlama
Gözyaşlarınla Hasreti Islatma
Anılara Sığınıp Yarınlarda Yaşama
Kulağa dokunan sözlerin
Dilden Çıkıp yanması
Aşk-ı cananı atan yüreğin
Miskin yolunda yunus olması gerek
Engin Gül Bahçelerinin Kokusunun
Hayallere Serpilişi Dokunuşun
Bıraktığı Melankolik Aşkların Yanışı
Ezan Sesiyle Sana Merhaba Diyen Dağların Sıralışı İle
Yüzler De Maske Yerine Gülümsemenin Gezdiği
Sabahın çiğiyle düşlerimi yıkadım
Beş dakika daha yalnızlığıma daldım
Hasretin bıraktığı hazanları kardelenlerle kokladım
İçtiğim su ile özlemlerin yangınlarını söndürdüm
Sensizliğine dokunan özlemlerin yangınlarını söndürdüm
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!