KÖPEK ŞİİRLERİ

Mahalleli dehşet içindedir o an,
Kudurmuş bir köpek, bağını koparsa...
Zulüm makinesi oluverir insan
Allah’ı unutup, ilaha taparsa...

(İstanbul:24.01.2006)
..

Bu ülkenin vatandaşı
Eylemlerde çekti başı
Pislik dolu İÇİ,DIŞI
Hayvana bak,bak hayvana

Korkak gibi saklanıyor
Cahilleri kandırıyor
..

‘’…gözler kör olmaz, kalpler kör olur..’’ hac – 46


bir karınca
bir arı
bir örümcek
ashab-ı kehfe bekçi olan köpek
..

Kısır döngülerde küfre bulanmış duygular kusulurken
Isırdığım dudaklarım patlamak üzere
Sır vermeyecek
Sesler kilitlendi
Öyle ki
Köpek hırıltılarına bile aldırmazlık içindeyim

..

Hem dinsiz hem kılar namaz
İt oğlu it puşt yobaz
Kendi tilki el oğlu kaz
O kendini iyi bilir.

Yağ yakmaktır tek sanatı
Sözde sever pek sanatı
..

Bana göre sanatta kısıtlama olmamalıdır. Sanatçı hayatı olduğu gibi görmeye ve göstermeye çalışmalıdır. Aksi halde gerçeklerden sapmış olur.

Edebiyatta sanatın bir dalı olduğundan gerektiğinde dalı budaktan sözünü kulaktan sakınmamalıdır. Evet sövmek güzel bir şey değildir lakin öyle zaman olur ki ne söylesen kâr etmez söyleyeni ve dinleyeni tatmin etmez. İşte böyle zamanlarda sövmek bazen cuk oturur.

Şiirlerini bayıla bayıla okuduğunuz dinlediğiniz bir çok şairin aynı zamanda içinde küfür bulunan bir çok şiiri vardır. Şimdi ne yapacağız? Bu şiirleri şiirden saymayacak mıyız? Ya da artık o şaire tu-kaka mı diyeceğiz?

Örneklere Osmanlı döneminden başlayıp günümüze doğru yol almak istiyorum. Hicvederken sövmenin sadece günümüze has bir şey olmadığını göstermesi açısından bu tavır önemlidir. Nabi gibi Nefi gibi en usta ve en meşhur şairlerin bile sövdüğü bir çok şiirinin olduğunu bilmek lazım.
..

Vatanıma düşman üç soysuz köpek
Havlasan,kudursan,kime ne zarar
Türkün sabrıyla da oynarsın demek
O sabır tutuşur seni de yakar

İhanette yarış yeri mi bura
Bunca yiğit hala ne diye dura
..

Soyunurken gece
Gündüzün penceresinde
Kızıl bir gül açar dudaklarına
Bir deprem iner yıldızlardan
Ve ölüm
Olduğu gibi yankılanır
Sokaklarda.
..

çoban öldü dağda-günlerce bekledi köpeği başında-yapayalnız
BÜYÜK aşklarınız vardı-ölçtünüz-tarttınız -mış gibi yaptınız
YÜREKLERİNİZ mEkAnİk -rol kestiniz -aldattınız
SİZ...bir köpek kadar bile sadık olamadınız

adnan durmaz
yarın yeniden,gerçek sanat yay.
..

Yokluğu hep taşralı çektiğinden
Terör den hep fakirler öldüğünden
Vergi yi hep işçiler verdiğinden
Bu haksızlığa,baş kaldırıyorum

Doktor,Avukat vermiyor vergi yi
Zengin çocuğu,görmedi CUDİ yi
..

Yakın bir komşum vardı
Tek başına yaşardı
Her sabah köpeğiyle
Gezinirdi koşardı

Selam verip geçerdi
Köpeğe yavrum derdi
..

Möö inek gibi

İnanmam arsızın sözleri yalan
Döndükçe dönüyor fır dönek gibi
Ben insan tanırdım zehirli yılan
Asalak dolaşır vız sinek gibi

..

Doğurdum seni
Karanlıktı gece
Bir yıldız tuttu ellerimi
Asıldım tüm gücümle...
Kan boşalıyordu gözlerimden
ve çekildin damarlarımdan

..

Gecenin bir saati
Kalktım..İçimde bir tedirginlik
Kapım açık kalmış
Kim gelecekti ki
Hani anahtarını unutup
Gelecek birisi mi var
Seni hatırlayan
..

Sevgi emek ister yürek ister
Bende fazlasıyla verdim olmadı
Tek gül can bulsun diye
Vazoya koydum zannettim
Okyanusa vermişim
Kıyıya bir türlü gelemedi
Dalgalarla çarpıştı
..

Hoşgeldiniz




Boşa kürek sallamaktan
Bu sandal yoruldu gülüm
..

Adam biri ahım şahım bir köpek aramanın peşine düşer, ama hayvanları pek iyi seçemiyormuş yani erbabı değilmiş. Aklına arkadaşı gelir yanına varır:
- Hemşerim merhaba nasılsın …
- Ulan Sende buralara gelirmiydin?
- Para babası, hoş geldin, şu mübarek elini ver sıkalım bakalım.
- Ne haber?
- Ulan seni arıyom.
- Hayrola ne oldu.?
..

Karanlık saçlarından
Tutarak aydınlığı
Karanlıkta karanlık
Bir kuyuya hapsetti
Karanlık aydınlığın
Çıkarıp yüreğini
Karanlık kişilere
..

Burası sessiz biraz
Kedi miyavlamaları,
Köpek havlamaları
Kuş cıvıltıları
Yok burada
Burası sessiz biraz....

..

'Şimdi başka zaman başka bahçeden'
Delice rüzgârlar esip akıyor
Zayıf bir ziya kör geceden
Islak gözlerimi yakıyor

Ne bir sevdalı el şimdi
Okşamada saçlarımı
..