Aslinda niye nasil nerde kimlerle ve hangi maksatla gibi soru zamirlernini ve tümcelerinin karsiligini bilmemis ve bulamamis olanlar, OT GiBI bile yasamamis olmaktan dünya hayatinda kayda deger varlik gösteremedikleri sebebiyle dogduklari günden itibaren kendi prangalarinin corak boslukta sürünerek kendilerini ölüm siparisli mahrumluga mahkum ederek hic bir yasamsal farkindaligi gelismemisligin müebbet gardiyanligini tarih ve takvimlestirirler.
Sifirla baslayip sifirla biten hiclik ve sonsuz karalik hücresidir böylesinin burasi ve bir sekilde her sabika dosyasini müeyide karsilii olan anlamlandirilabilen bütün cezai ilslemlerin yaptirimini en sapkin yahut acimasiz infazini türlü gerekceler kabuguyla üstü örtülüp kapatilabilinirken, kendi sahsi itibarinda ve hayatinda anlam degeri, kisilik öznesi, yasama sevinci, gereklilik sebebi, iliski cevresi, aidiyet bagi ve farkindalik bilinci olmayip, kendi kendinin idam kararini her gün ve bütün hayati boyunca ölüp ölüp dirilerek azgin kötülüklerin sürükledigi cöplüge kayitsiz ilgisizlikle var mi yokmusu belirsiz kokusmus cürümüslük birikintileri yigarak, bataklik akintisina cesetlesmis cürümünü terketmis olanlar icin hic bir gerekceli ve aciklayici sicil ve künye kaydi yoktur. Cünkü her yasam döngüsünde en kötüsünün kötüsü, kendi varligina katlanamayacak ve tahammül edemeyecek derecede hic bir seye ilgi merak samimiyet sicaklik sevgi saygi cosku sorumluluk yakinlik istek arzu haz tutku ve heyecan duymayacak derecede kendini intihar günlügüne esir eden degersizlige mutsuzluga yenilmislige farkindasizliga hüküm giymis olmasidir insanin.
VIKTOR HUGO….
Edebiyatta klasikcilerin monoton sig yüzeysel soyut mahremli -yasakli örtülerle etraftan dolanarak hayati ve insanlari birbiriyle iliskilendiren; beklenileni yazmanin ötesinde her seyi yasak günah haram gecersiz degersiz ve kusurlu görenlere karsi tabir yerindeyse insani hayati toplumu ve sonsuz evreni bir ve beraber görebilen ucsuz bucaksiz DUYGUDASLIK hissiyle sorgulayan ve yolunda gitmeyen her türlü sapmalara akil fikir mantigiyla cevaplar arayan ROMANTIZM, akiminin kale isimlerinden biridir.
Fransiz dDevrimi`ile sloganlasmis olan Özgürlük, Esitlik ve Kardeslik söylemlerini sembolik soyutluktan cikararak bütün ONDOKUZUNCU YÜZYIL arastiran kesfedenleri gibi gercek deger karsiligindaki sosyal siyasal ve kültürel hayatin yaygin yerlesik ve somut dolasim degeri haline gelmesinde en büyük katkiyi sunmustur. Öyle ki siirle basladigi Edebiyattan önce, Napolyo`nun en seckin generallerinden biri olan babasinin görev yerleri sayesinde Fransiz Kralligi`nin -bugünkü Fransa`nin sinirlarini asan -hükmündeki bir cok yeri gezdigi sirada insanlari, yasamlari, kültürleri, olaylari ve iliskileri yerinde gözlemleyip hayat ve bilgi birikimi sahibi olmus, Oradan biriktirdikleriyse yazdiklarina alt yapi kaynakligi etmis. Yasadigi OnuncuCharles, Ücüncü Napolyon dönemlerinin agir baskici zorba ve keyfine buyruk acimasizligini, sorunlarini ve celiskilerini isleyen Tiyatro Oyunlarinin cogu klasikcilerin de aleyhte dalkavukluguyla sahneye konmadan yasaklanmis. Bir Idam Mahkumunun Son Günü, Notr Damin Kamburu ve Sefiller`i yazmasi ülkede büyük sosyal calkantilara ve ilgiye sebep olmus. Bu ilgiden dolayi gördügü yogun takip ve baski yüzünen bir ara Ingiltere`de yasam sürdürmüs. Ücüncü Cumhuriyet`in ilaninda törenlerle karsilanarak geri dönmüs fakat Karl Mark`sin Sosyalist Devrim provasi olrak arihin sahnesine koydugu PARIS KOMiNi´ni yendikleri Fransiz Krali`yla isbirligi yaparak bastiran BiSMARK`in Prusya Birligi`ne karsi cikarak Ingiltere dönüsü secildigi milletvekilliginden istifa ederek Viktor Hogo, yeniden Fransa`yi terk etmis.
Kalkinma büyüme ve gelismisligin uygarlik kaynagi, altyapi dokusu, veri cesitliligi, saglayici unsuru ve her türlü en temel besleyen zenginligi olan KÜLTÜR- SANAT gercekliginde birbirini tamamlayan yazdgi bütün eserleriyle sayesinde, kisiligini inandigi degerlere özdesmis olan Hugo, sadece Fransa`da degil inandigi ve savunduklariyla tüm dünya insanligi adina daha saglikli güvenli refah adaletli onurlu özgür esit egitimli bilncli ve saygin yasanilabilir DUYARLILIKLA inanan ve savunan sosyallesmeyi, gelismeyi, toplumsallasmayi ve cagdaslasmaya tüm hayatini vakfetmistir. Onun yazdiklari arasinda olan Bir Idam Mahkumunun Son Günü en basta Fransa`da Giyotin cellatliginin tarihe karisarak Idamin kalkmasini saglamistir.
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta