'Yâ Eyyuhe'Nâs !" diye onlarca kez seslenir sana..
Üzerine alınmayan Pişkinler'den misin?
"Ne Münâsebet " diyen
"Yalancı Dağlar'ı ben yarattım" diyenlerden mi?
"O kadar Sıkışık ki Hayat, dalıp gitmişim" diyen Bi-Haberler'den mi?
'Burdayım Allâhım, burdayım...'
Evi'nden kaçmış Çocuk,
Evim'e döndüm.
Burdayım Allâhım, işte ben...
Milyonları'nın içinde bir Zerre..
Soğuk bir Kış Günü’ydü,
Muhtemelen bir Ocak Ay’ı..
Öğrenci Evimiz’in Ocağı’ndaki Ateş’in
Odamız’ı ısıtmaya yetmediği bir Bodrum Kat’ı..
Generaller Türkiye’sinin,
'Gün'ün Anlam ve Münasebet'i Nedeni'yle ' denir ya...
Lat, Menat ve Uzza Tanrıçalar'ı...
Size sebb'etmiyorum.
Starlarınız, Burçlarınız'ın, Şiranız'ın Rabbi'ne Kul'um...
Bugün Teberrüc Gününüz...
Doğum Günüm'deyim
Acı saplanıyor Böğrüme
Yüreğim'de bir Daralma
Varolma'nın Sancısı'nı çekiyorum
Varetme'nin Sancısı'nı..
Yaman bir Gece..
Yakan bir Gece,
Gece'nin Gündüz'e,
Yer'in Gökler'e,
Uqba'nın Uhra'ya,
İsrâîl'in İsmâîl'e Dümen kırdığı Gece...
Yaş aldıkca yaşarasın,
Yaşıl yaşıl Yaşam saçasın.
Sonsuz Yaş'la muştulanasın,
Gün alasın,
Günler göresin,
Güneş olasın
"O Gün"
Abdu'l-Muttalib Oğulları'na Yemeği vardı.
Yemeği ve bir Diyeceği...
Amcaları'na, Yengeleri'ne, Halaları'na,
Amcaoğulları'na, Kızları'na,
Halaoğulları'na, Kızları'na…
Felsefe, Felsefe yıktın Aqlım'ı
Felsefem'le çağırdım ya, gelmez Aşq.
Aşq Şiir'i coşturarak yazdırır,
Güzel Yurdum,Cân, Dikdörtgen'dir,
Asya'yı Avrupa'ya bağlar.
Zümrüt gibidir, Yeşillik'tir,
İnişli ve Çıkışlı Dağlar..
Paris ne de Londra, hiçbirisi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!