Sustum…
Çünkü hangi kelime seni geri getirebilir ki?
Her harfi, gözyaşıyla ıslak cümlelerde kayboldum.
Ben seni çok sevdim…
Sen, kendini benden azade saydın.
Yokluğun diş ağrısı gibi, zonkluyor beynimin ortasında…
Vakit gece yarısı, başım ellerimin arasında…
Şekilden şekle giriyor yalnızlığım boy aynasında…
Bana sen gereksin ama nereden bileceksin!..
Seni unutabilmek için evimi meyhaneye yakın tuttum…
Adına şiirler yazdığım...
Hasretinden türküler yaktığım...
Özlemle yollarına baktığım...
Neredesin?...
Dualarımda yalvardığım...
Yollarını gözlediğim,
Deli gibi özlediğim,
Canımdan çok sevdiğim,
Ayrı düştük neyleyim…
Saçlarını ördüğüm,
Ne zaman aklıma düşse gözlerin;
Rengi değişir denizlerin…
Ne yana dönüp baksam,
Sanki hâlâ orada duruyor izlerin…
Bir not bırakıp gitmişsin...
Kendine iyi bak diye yazmışsın...
Belki bir gün dönerim demişsin...
Belli ki sen bir şeye kızmışsın...
Nasıl ağladım nasıl üzüldüm!...
Gözlerim bulutlandı yine!
Öfkem şahlandı gürlüyor...
Yağmur olup yağmak istiyor…
Suya hasret güllere…!
13.01.2021
Bir nehir gibi çağlayan
Bizi yarınlara hazırlayan
Bilgiyi beynimize dağlayan
Tutkuyla yanan meşale gibidir öğretmen
Ufkumuzda güneş gibi doğan
Bugün ayın yirmi dördü…
Ogün dayın bizi gördü…
Bir dedikodu aldı yürüdü…
Kader ağlarını çoktan ördü…
Ogün dayı, Ogün dayı…
Senin gülüp geçtiğin şeyleri, ben kafaya takarım…
Sen bilmezsin bu işleri, pire için yorgan yakarım…
Yerküre, dünya döner; ben bildiğim gibi yaşarım.
Şu güzelim dünyada savaş çıkaranlara şaşarım!
Barıştan yana yazılsın şiirler, şarkılar…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!