Yağmur almış göçebenin çadırı,
Yorgan kilim serilmişler güneşe…
Çocukların parlar esmer baldırı,
Üçtaş ocak şişler konmuş ateşe…
Neşe geldi bomboş duran arsaya,
Oruç ayı göz dikmişler parsaya,
Uykuların kaçar geceleri
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık
Devamını Oku
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık



