İlyas Kırlı Şiirleri - Şair İlyas Kırlı

İlyas Kırlı

yangın nedir bilirmisin sen
itfaiyesiz,yağmursuz kalış bedende,
tövbe ettinmi hiç günahların için sen
iki gözüm iki çeşme yerlerde

unutma insanında bir yaradanı var şüphesiz

Devamını Oku
İlyas Kırlı

bu arnavut kaldırımlarında
gün sayıyorsam şayet
bu sokaklardan bir ayyaş seçelim
dört mevsimi es geçelim
hadi ben olayım sefil
hadi serserisi olayım beyoğlu caddelerinin

Devamını Oku
İlyas Kırlı

Sırra erdimi nas / kılıca serri kör kılar
Aşka yanan murid / kor içinde bile nura çıkar

Devamını Oku
İlyas Kırlı

çelik-çomak oynarken ben
delik ayakkabımdan utanırdım,
mavi bir önlükteyken sen
kelebek tokalı saçından tanırdım

okul bahçesinde dolaşmalarım eksikti

Devamını Oku
İlyas Kırlı

^^^^^^ Dost Diye ^^^^

sağırdım kötü söze
kördüm bakan göze
bayırdım inen düze
dost diye,dost diye

Devamını Oku
İlyas Kırlı

tepe ardı eğilmiş diplerime
salını salını,inmiş incir dalları
bir sarp geçit ömür dedikleri
kıyısında ben ve dağarcığımın ipleri

sabrı şerbetlenmiş adamım

Devamını Oku
İlyas Kırlı

top koşturuyorum mahallemizde
tek başıma,
etraf söğüt dalı ve sırma saçlı
bir köşe var sen bakışlı
kömür karasında bir yer...

Devamını Oku
İlyas Kırlı

bir nesil,filizi toprağın ciğerine dek işlemiş
bir hoyrat gelse,bir hortum binse tepesine
sımsıkı yapışır,perçinleşir adeta bırakmaz ne toprak bizi
nede çamura hamur olan bedenimiz toprağı
.....
bir duvar ana yüreğinde, kah yufka,kah hisar kalesi

Devamını Oku
İlyas Kırlı

ekinler boy boy,başak başak
ya kısadır biri öbüründen
ya öbürü uzundur diğerinden
samanı az olur da; unu çoktur aslen kısa olanın
ve yemliktir zaten uzun saplı,un etmez bile kimi zaman
nihayetinde bir kosa biçiminde

Devamını Oku
İlyas Kırlı

zırhını kuşan evlat
gökte salınan bir oktadır ecelin,
yiğitliğini kuşan kat be kat
hınzır ensende tetikte ola sol elin

sokaklar yırtık,taşı arnavut döşeme

Devamını Oku