Kara günde sığınırım yaşına
Toprak bana ben toprağa aşina
Yanar içerimden sızlar yüreğim
Ağlar şu gözlerim toprak başına
Kalmadı mecalim dermanım dizde
Göz yaşımdan alev aldım
Yandıracak ne kaldı ki
Buz dağına duman oldum
Donduracak ne kaldı ki
Yeşil gazap üzüm verdi
Okyanusta balık susuz,
Gözleri seraba düşer.
Kim içer bu deryaları?
Yorgun ser haraba düşer.
Arayıp sorsam halimi,
Sırtımızda kan emiyor keneler
Biri emer bir diğeri yineler
Başımıza zulüm oldu seneler
İşte benim isyanlarım bu yüzden
Devletini yabancıya ezdiren
Karlı dağlar duman olur pareli
Yürek yedi dağ ardında yareli
Hele sorun garip ölmüş nereli
Yakar yüreğimi sıralı dağlar
………Gözlerim kurudu yüreğim ağlar
Kargamı kuzgun mu gözünü oyan
Uyan başım uyan gafletten uyan
Duyun dostlar bu hal size de ayan
Susmayın dostlarım sıra sizdedir
Yılanlar çıyanlar emmiş kanımı
gönül penceremde şakayık
suskun gözlerimde
yarı mağrur
şinanay yarı mahcup
İçimize sinse de
sinmese de
Göz yaşımda bile yeşeren oydu
Tüm vücut azamın niyazı buydu
Hanemi huzura erdiren huy/du
Sevgiymiş soframın lezzeti, tuzu
……. Dilimde duaydı her an bu arzu
Benim avucunda canını sunan
İçimde mor alev yar diye yanan
Gönlüme yarensen billahi inan
Sevginle sarhoş et dil ile öldür
Sevdanla yanıyor susuzum susuz
Bakar mıydı hazin hazin?
Yakar mıydı seni hüzün?
Akar mıydı iki gözün?
Yaş dökeni sevmeseydi
Ömür taksit,ölüm peşin



-
Şeref Öztürk Usta
-
Vedat Koparan
-
Yusuf Ter
Tüm YorumlarSevgili ilhami hocam,Ustam,Ozanım,Can Dostum.
Çırağın olabilmek bile bence onurum olurdu.
Kimseye yaslanmadan
Ona buna seslenmeden
Emeğiyle yaşamıştır
Haram lokma beslenmeden.
Demekten başka bir şey bırakmamış güzel dostların yazdıkları yazılarda bizlerin de yerine.
ortak bir candost yüreğin sarması bu
çok güzel anlatım
düz yazıdada varsın can insan yaşadıklarını anlatması yazı diliyle daha bir başka özel güzellik.
sevgiler yüreğinin saflığı gibi hep çağlasın dizelerin anlatımların.
sevgli dostumuz İlhami'yede dost saygısevgiler.ikinizi ...
HARAMİ DERE 1
Bu günüm yaşadığım diğer günlere hiç benzemiyordu. O gün yürüdüğüm yollar da ayağıma batan çakıl taşları canimi acıtıyordu. Kim bilir, belki de bana öyle geliyordu.
Sabahın ilk ışıklarında deniz dalgasına yansıyan yakamozlar eşliğinde bir kaç balık teknesi ve balıkçı olta ...