Her türlü keramet alâmet sende
Kendini keşfedip görürsen beşer
Nefsinden uzaklaş selâmet sende
İlmin ışığında durursan beşer
Öz canından evvel toplumu düşün
Köyüdür altın kafesi
Ankara’ya gitmez sesi
Açlık koksa da nefesi
Bu milletin efendisi
Hak adalet böyle değil
Bu vatanı bunlar talan ettiler,
Köklerine kibrit suyu döküle.
Yaşamayı bize yalan ettiler,
Kuruya dalları kökten söküle
.............Köklerine kibrit suyu döküle.
CANÂN ……..(üç ayaklı şiir)
Öyle bir hoyrata düştüm ki; sorma,
Atılmaz ki; atam dert oldu canân.
Ben derde alıştım sen aklın yorma,
Yatılmaz ki; yatam kurt oldu canân.
Koklamadan ivilir mi?
Okşamadan sevilir mi?
Sevilen can dövülür mü?
Elbet sevgi vereceksin.
…………..Çiçek gibi dereceksin.
Gönlüne döndürüp gönül gözümü,
Yırtıp attım bu gün asık yüzümü,
İndirdim duvardan sarı sazımı,
Çalacağım gayri dağlar inlesin.
Kederi elemi önüme kattım,
Rotamız bellidir yolumuz belli
Rushati yoludur kolumuz belli
Büküktür boynumuz belimiz belli
Yoksulun koluyuz kesemeyiz biz
………………….Sazını duvara asamayız biz
Dilde kemik yoktur diye güvenme
Bilmeyince ne söylesin? ne diye?
Akıl ilme yol olmayıp irfanı
Almayınca ne söylesin? ne diye?
Salim için okul gerek yol gerek
Mademki ozansın aşk ile yanan
İlmeğin boynunda asılı gerek
Ulusu uğruna canını sunan
Tüm mazlum bağrına basılı gerek
Süzülerek bam telinden ellerin
Kimine altınım, kimine pulum,
kimi ateşlerde kavurur beni.
Kimine libasım, kimine çulum,
Kimi talaz gibi savurur beni.
Acıyım, feryadım arşa ererim,
Sevgili ilhami hocam,Ustam,Ozanım,Can Dostum.
Çırağın olabilmek bile bence onurum olurdu.
Kimseye yaslanmadan
Ona buna seslenmeden
Emeğiyle yaşamıştır
Haram lokma beslenmeden.
Demekten başka bir şey bırakmamış güzel dostların yazdıkları yazılarda bizlerin de yerine.
ortak bir candost yüreğin sarması bu
çok güzel anlatım
düz yazıdada varsın can insan yaşadıklarını anlatması yazı diliyle daha bir başka özel güzellik.
sevgiler yüreğinin saflığı gibi hep çağlasın dizelerin anlatımların.
sevgli dostumuz İlhami'yede dost saygısevgiler.ikinizi ...
HARAMİ DERE 1
Bu günüm yaşadığım diğer günlere hiç benzemiyordu. O gün yürüdüğüm yollar da ayağıma batan çakıl taşları canimi acıtıyordu. Kim bilir, belki de bana öyle geliyordu.
Sabahın ilk ışıklarında deniz dalgasına yansıyan yakamozlar eşliğinde bir kaç balık teknesi ve balıkçı olta ...