Yolum Medine'ye varsa,
İnsanda kalır mı tasa,
Gel kardeşim güzel yaşa,
Dünyanın birde altı var.
Zül Fadıl Köyünde geldi dünyaya,
Mübarek yüzleri benzerdi aya,
Ankara boyandı onla nurlara,
Hacı Bayramı Veli var Ankara’da.
Hacı Bayram-ı veli,yetiştirdi talebe,
Hem halka sohbet eder,nasihatı herkese,
İnsanlar koşuyordu,Tekke dolar insanla,
Bağlıları çoğaldı,sığmaz oldu dergaha.
Etti şikayet onu,şerli vede hasetçi,
Bir kuş olup uçup gitsem,
Habibi ziyaret etsem,
Beytullahı tavaf etsem,
Rabbim göster cemalini.
Ya Muhammed as.,Gülsün sen,
Güzelliği,gülün Senden,
Kokusu gülün,hep Senden
Güllerin Efendisisin as .Sen.
Taze güldün sen onbeşinde,
Kaçtın evinden bir gecede,
Uyuyordun hep dizlerimde,
Hemence soldun güzel kızım.
Gezdim dolaştım tüm, memleketimi,
Ne güzel illeri,köy kasabası,
Her yerde ben gördüm,cömert insanı,
Allaha hamdolsun,güzel vatanım.
Ömür geçiyor bak,yaklaştı ecel,
Geliyor Azrail,haberin var mı?
Döküldü yapraklar,yerlerde gazel,
Solup gideceksin,haberin var mı?
Yaşarlar Habib Baba,Sultan Murat devrinde,
Yaşlı fakir kimsesiz,ama mübarek kimse,
Gelir sefer sonunda,yerleşir İstanbul'a,
Atmak için tozunu,varır oda hamama.
Niyyeti temizlenmek,denk etmek ruh bedeni,
Hapishaneye sen hele düşte gör,
Ne gelenin olur nede gidenin,
Kulağın duymaz gözlerin olur kör,
Ne soranın olur nede duyanın.
Kapıdan içeri adım atta gör,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!