kış olduğuna inanası gelmiyor insanın
oysa dün son günüymüş hazanın
bugün yirmibiraralıkikibinondört
günlerden Pazar, hava öyle güzel ki
belki dün temizlik yaptığındandır gök kubbe
yüreğini koy yüreğimin üstüne
elini uzat bana
kaybolurum sonra
sensiz karanlıklarda
tut yüreğimden
tut ki dursun çırpınışları
ne çırpınıp duruyorsun yüreğim
beş para etmediğini biliyorsun
ne sevmeyi becerebildin adam gibi,
ne sevilmeyi...
sana şiir yazasım tuttu şimdi iyi mi
ama nereden başlasam bilemedim
ürkek bakışlarından mı
usul usul attığın adımlarından mı
umut türküleri besteleyen
kahverengi gözlerinden mi
özensiz bir bahçe, çiçeklerle bezeli patika boyunca
sağlı sollu dizilmiş sardunyalar ve papatyalar
envai renkler karışınca birbirine
çiy damlaları dans eder, yapraklarının üzerinde
dokunur ama kıyamazsın, çiyle yaprağı ayırmaya
güneş, ağır ağır gösterirken sıcacık yüzünü
Her gün sana geliyorum düşlerimde
Gittiğinden beri duramadım buralarda
Ne tadı var ne tuzu hiçbir şeyin...
Artık acele de etmiyorum bir şeyler yaparken
Hoş etsem de yapacak gücüm kalmamış ya
Sevgi neye benzer sevdiğim,
Yeni filizlenmiş dala mı,
Bir demet kır çiçeğine mi…
Sevgi, zeytin dalımıdır,
Ya da defneyaprağı,
uçsuz bucaksız evrenin
mor dağlardaki çiçeğin
uçurumda gelinciğin
adı deniz olsun
eşin dostun kardeşin
gözlerim tararken bütün doğayı
her alacakaranlık çöktüğünde
sesine doğru yalınayak koştuğum
demek sendin
yoksa yayla çiçeklerinin incisimisin
bu gün tarih dokuzmayısikibinyirmibir
sen gittiğinde ise üçmartikibinyediydi
ben kırkyedi yaşında senin küçük kızındım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!