Bin yıllık şanlı tarihimizi de sığdırdılar son yüz yıla
Geçmişe sünger çektiler getirdiler bizi bu rezil hale
O ecdat cihana hükmederken düşünmedi asla hile
Onun adaletine fırtına, kasırga yetişemezdiler bile
Kimse karşı gelemedi ocağa; Alpaslan’dan bugüne,
Dağlarımız, taşlarımız itlerle ile dolmuş
Bazı it oğlu it Türk’e meydan okurmuş
Sokaklarımız da itler başıboş gezermiş
Kurdu gördü mü kaçan bu ite bak hele
Bir parça ekmeye it oğlu kölelik yapar
Aklı olsa hakka döner
Gelir çağrına çağrına
Aşk olanda sevda olur
Dolar sevgi ile,sevgi ile
Anlaşılmaz iş sevmediğin
Nasıl nefret ederim söyleyin bana
Geleceğimi aşkımı ben verdim ona
Öyle açılmaz kelepçe vurdu ki bana
Kader Ebedi âşık etti mahkûm etti ona
Mahkûmum ona Mahkûmum ona
Kara çarşaf gibi dursan da gözlerimde
Sende esmede olsa da delice poyraz
o soğuk rahatlatıyor yayılıyor tenime
Ne kadar deli olsan da seviyorum seni
Soğuk havan mertçe vurunca açık sineme
Sen ve ben bir ağacın ortak meyvesiyiz
Bazen ekşi bazen birbirimize tatlıyız.
Kader bizi bağlamış bu yolun yolsusuyuz
Aşk denilen mabede ikimiz de kölesiyiz.
Halil ÇOLAK 2.010.2008
Kim derdi beni yakacak böyle bir aşkın
Belki seninle Mutluluktan akar gözyaşın
Kutlu olsun sana canım bu yeni yaşın
Bana mutluluk verdiğin doğum gününde
Venediklilerden kanımızı dökerek aldık seni,
Tarih boyunca imar ettik biz seni,
Akdeniz de kestik düşmanın da kolunu
Türk’e açtık ebedi açtık Akdeniz’in yolunu,
İngiliz’in kahpeliyle seni bizden aldılar,
Bu İşte Anadolu kadını
Yanı başında kağnı arabası
Heykel değil sanki canlısı
Sürüyor inançla arabasını
Anlayamazlar bazıları seni
Heykel olarak görür bazısı
Ankara,soğuk
Ankara toz duman
Ajanlar çatışması çok yoğun
Bir,akıl almaz tezgahların
oyun içinde oyun arenası haline geldi.
Benim canım Ankara




-
Muammer Karacaoğlan
Tüm YorumlarYAZMIŞ OLDUĞUN ŞİİR İÇİN SANA YÜZLERCE BİNLERCE TEŞEKKÜRLER