Yere göğe ben seslendim
Ondan haber yok dediler
Son bir resmini gösterdim
Boşver artık yak dediler
Şişeleri devirirdi
Hayır şimdi sek dediler
Ömrümün karşılığı olsun diyor
bir değeri, bir üstünlüğü olsun
Çılgın bir aşkın tarihi
yolculukların günlüğü olsun
ama kavgalarda geçsin ömür
Devamını Oku
bir değeri, bir üstünlüğü olsun
Çılgın bir aşkın tarihi
yolculukların günlüğü olsun
ama kavgalarda geçsin ömür
Yüreğinize sağlık çok güzel bir çalışma.
Bir dörtlükte ben den olsun.Selamlar
Yaşantısı çok özeldi,
Düşkün garip bak dediler.
Neşe kalmadı azaldı,
Hüzünlenir çok dediler.
Mehmet EREN
mükemmeldi...
saygılar yüreğinize....
aklar yine de ona hak olmasın....bence....harikaydı...saygılar
Bukadar olur be şiir dostum...Sanıyorum ki çok, bir çok insanın duygularına tercüman oldunuz ve bu şiir artık sizin değil.Her harfinde bir şahsiyet olduğuna göre...Yürekten kutluyorum sizi.
********Hak Dediler
Yere göğe ben seslendim
Ondan haber yok dediler
Mektupları ah gösterdim
Boşver artık yak dediler
Şişeleri devirirdi
Hayır şimdi sek dediler
Her kolunda bir güzeldi
Lakin yalnız tek dediler
Saçlarını sordum senin
Kardan beyaz ak dediler
Ağlıyorum hallerine
ona herşey hak dediler.
Mevlüde Demir
****MİNİ BİR TAHLİL****
Yılın şarkı sözü olmaya aday lirik ve duygu yüklü bir şiir okudum. Hece vezniyle ve 8’li hece ile kaleme alınmış üç kıtadan oluşan bu şiiri kısaca bir tahlile tabi tutmaya çalışacağım.Şimdiden sürç-i lisan olursa affola diyorum.
Birinci kıtada; çoktan beri izi kaybedilmiş anılarda kalan bir sevgiliden söz ediliyor. Ondan geriye kalanlar sadece mektupları.Şair; her gittiği yerde ondan kalan mektupları göstererek eski sevgilisini arıyor ama nafile, ona dair bir ize ve ondan bir habere rastlayamıyor.Ve bir umutsuzluk söz konusu, şair ondan geriye kalan mektupları kime gösterdiyse ; ondan bir fayda yok, o mektupları “artık yak” diyorlar.
İkinci kıtada; sevgiliden bir iz bulunsa da haberler pek iç açıcı değil, o eski sevgilinin atık içkiyle dost olduğu anlaşılıyor.Eskiden sık sık dost ve eğlence meclislerinde kolunda güzellerle arz-ı endam eden sevgilinin şişelerden (içkiden) başka dostu kalmadığı anlaşılıyor.İşte şiirin sarsan bölümlerinden birisi de burası bence; o tozpembe gençlik günlerinin birgün gelip geçeceğini göstermesi bakımından önemli bir vurgu.
Üçüncü kıtada; şair eski sevgilisine dair elde ettiği haberleri paylaşmaya devam ediyor.Artık o; saçları beyazlamış, yaşlanmış ve içkiden başka dostu kalmamış pejmürde bir ihtiyardır.Her ne kadar şiirimizin kahramanı geçmişte hergün kolunda bir başka güzel ile arz-ı endam edip gününü gün etmiş ve sevgilisine ihanet etmiş olmakla bu akıbeti hak etmişse de sevgide sadakati esas alan (şair yüreği) bu duruma üzülmekte ve ağlamaktadır.
Evet; bir bütün olarak duygu yüklü ve lirik bir şiir, keyifle ve duygulanarak okudum.Şirin her kıtasının ikinci ve dördüncü dizelerindeki kafiye ve redifler ile güzel bir ses uyumu sağlanmış, dolayısıyla bir musiki ritmi yakalanmış.Aşık Cinasi hocamın da değindiği üzere, özellikle; her kıtanın birinci ve üçüncü dizelerin de kafiye ve redif düzeninde birliktelik sağlanırsa acaba daha güzel bir ritm yakalanır mı diye ben de sordum, tabi takdır şaire ait.
Biraz acelece ve mini bir tahlil oldu, kusurlarımızın hoş karşılanması dileğiyle; Sayın Mevlüde Demir hanımefendiyi can-ı gönülden tebrik ediyor, başarılı çalışmalarının devamını diliyorum, saygılarımla….27/06/2007 – ali rıza atasoy
Ooooo hadi hayırlısı. Tebrikler. Sevgilerimi yolluyorum.
Saçlarını sordum senin
Kardan beyaz ak dediler
Ağlıyorum hallerine
ona herşey hak dediler
Çok başarılı bir çalışma şiir olarak son derece güzel kutlarım saygılarımla
Tebrikler efendim. Bence gerçekten yılın şarkı sözü olmaya namzet bir şiir.
abab, cbcb, dbdb kafiye düzeninin şiirin tamamına hakim olması beklenirdi. Birinci kıtadaki bu düzen devam etseydi aliyy-ül âlâ olurdu. Ancak öyle devam etmesi şart değil. Bu şekliyle de kabul edilebilir.
İzninizle doğruya ve daha güzele ulaşmak için birlikte biraz sesli düşünelim. Birinci dörtlükte:
'Mektuplarını' da olsa, 'mektupları ah' da olsa bir topallık var. 'Mektupları ah' daha da topal. Bunun yerine 'son mektupları gösterdim' veya 'son mektupla heveslendim' olabilir. Seslendim/ heveslendim daha güçlü bir kafiye olmuş olur. Takdir ve son söz size aittir. Bu mısranın mutlaka değişmesi gerekir.
Son kıtada 'Saçlarını sordum senin' deki 'senin' de, üçüncü şahıs olarak anlattığınız kişiyi muhatap olarak almışsınız, bizzat ona hitap etmişsiniz. Halbuki bu kişi 'sen' değil 'o' dur. Çünkü hep ondan bahsettiniz, onu sorguladınız. Artık sen diye hitap edemezsiniz. Bu mısranın da 'Saçlarını sordum onun' şeklinde olması daha uygun düşerdi.
Bu güzel çalışmanızdan ve açık yürekle eleştiriye sunmuş olmanızdan dolayı sizi kutluyorum.
kısa.sade ve anlamlı...saygılarımla...kaleminiz daim olsun...
Çok hoş holmuş. Kutlarım
Bu şiir ile ilgili 23 tane yorum bulunmakta