yine gece
yeni güne dakikalar kala
sensizliği haykırıyorum duvarlara
umutları yitiriyorum hergün biraz daha
biraz daha taşlaşıyor yüreğim
acılar bir yana...korkuyorum
Susuz topraklarda bir çiçeğim solan
Susuzluğuma dermansız gözyaşı olan
Sen bendende yalnızsın
Hiç olmazsa benim sana olan özlemim var
Gülüşün yalan gülen yüzün sahte
Hep bir şeyler var içinde kanayan
yaşamak için değil
aşkım için savaştım ben
bir savaşın ortasında
sana atabileceğim tek şey
bir demet güldü
sana verebileceğim aşkımdı
ismini sayıklıyorum ne garip
kaç mevsim geçmiş oysa görüşmeyeli
yağmur gözlerin yağıyormuş yüreğime
hayalin silindikçe gözlerimden
içimde büyüyormuşsun
anladım geç kalmışta olsam
sardım,sarmaladım hayalini
oynadım,oynaştım saatlerce
bir kedi gibi
sana dönüşüyor cümlelerim cümlelerim birbirine benziyor artık
gidişin noktası oluyor sözlerimin
yutkunup kalıyorum harf harf boğazıma diziliyor
gitme
kal
diyemiyorum
ışıklar sıra sıra dizilmiş
hepside bir renk
hepside aynı fabrikanın kırılmaz ürünü
senin gibi tek degil
ne de benim gibi yalnız
hayat bu işte
yüzümü eskitiyor aynalar
günler düşmanım olmuş
avuçlarımdan kayıp gidiyor yıllar
yaş kırkbir olmuş
yorgun düşmüşüm aşka
yüreğime düşen son damlaydın sen
yağmurun getirdiği
ilk heyecanlar
aşk
karanlık dünyamın ışığı oldun sen
sonsuza kadar sürecek
merhaba sayın sarı ben sivas cumhuriyet üniversitesi güven tanışıyormuyuz