/bizim oynadığımız oyun., sadece kendi oyunumuzdu.
suflörün fısıltıları bir kulağımızdan girip., öbüründen çıkıyordu./
ve gözleri mahmur sabahlarda, ilk ışıkları ile uyanarak günün
hiç kimseye ait olmayan her yerine., el koyuyorduk yeryüzünün.
gülüp., oynayarak..,
başıboş mevsimlerde açan çıban ağaçlarını, kökünden budayarak
Şimdi gidiyorsun, git
Bütün sabahları üşüdüğüm
Bütün gördüğüm senli günlerim, onlar da gitsin
İçimde bir şarkı
Gözümde bir ışık kalmıştı herşeye inat
Kapat gözlerimi, sevdiğim anlar da gitsin
Devamını Oku
Bütün sabahları üşüdüğüm
Bütün gördüğüm senli günlerim, onlar da gitsin
İçimde bir şarkı
Gözümde bir ışık kalmıştı herşeye inat
Kapat gözlerimi, sevdiğim anlar da gitsin
Düşünceler şiire düşmüş, ama nasıl düşmüşse düşmüş cinsinden olmayan düşünceler,aydınlık yarınlara selamını söyler gibi yansıtılmış. Ve bu ilerici, aydınlık düşlere karşılık,
'oynanmadı aslında böyle bir oyun..,
bu bir hasret şiiridir
mesela İstiklal’de kol kola ve hafif sarhoş,
seninle Taksim’e doğru yürümektir./' diyebilen umutları bileyen final çok güzel ve anlamlıydı... Yürekten kutlarım Cevat Bey, selam ve saygılarımla esen kalın.
'.......................
başıboş mevsimlerde açan çıban ağaçlarını, kökünden budayarak
yerlerine güneşli çiçekler ekiyorduk,
her birini tek-tek koklayarak…'
Yarına merhaba der gibi yazılmış, özlem dolu...
Yürekten kutlarım Cevat Bey, çok anlamlı bir şiir. Selam ve saygılarımla.
Bizler seyirciyiz oyunlar karşısında her gün daha şaşırarak solarak ve güvenimizi yitirerek...şimdi özlemler var eskiyen yıllara..
Kutluyorum Sn:Çeştepe anlamlı eserinizi,saygımla
Her şiirini okuyucusuna sevdirerek okutan dost şair Cevat bey, şiirinizi zevk alarak okudum
yüreğiniz dert görmesin dileklerimle...
/oynanmadı aslında böyle bir oyun..,
bu bir hasret şiiridir
mesela İstiklal’de kol kola ve hafif sarhoş,
seninle Taksim’e doğru yürümektir./
çok güzeldi Cevat bey kutlarım siz...10 ant
Cevat Hocam bu güzel eseri ve sizi yürekten kutluyorum saygılar sunuyorum.
Kimden : Ergin Bingöl (Bay, 72)
Kime : Uzungemici Cevat Çeştepe
Tarih : 7.12.2016 18:44 (GMT +2:00)
Konu : Yn: [guverte-sairleri] FIRTINAYA GÖZ KIRPMAK OYUNU - Cevat Çeştepe
Düşünceler şiire düşmüş, ama nasıl düşmüşse düşmüş cinsinden olmayan düşünceler,aydınlık yarınlara selamını söyler gibi yansıtılmış. Ve bu ilerici, aydınlık düşlere karşılık,
'oynanmadı aslında böyle bir oyun..,
bu bir hasret şiiridir
mesela İstiklal’de kol kola ve hafif sarhoş,
seninle Taksim’e doğru yürümektir./' diyebilen umutları bileyen final çok güzel ve anlamlıydı... Yürekten kutlarım Cevat Bey, selam ve saygılarımla esen kalın.
insanın avuçlarında biriktirdiği hüzünler ve özlemler gün gelir düşer taksime ...basar geçer insan üzerinden sevgiliyle...
harika bir şiirdi...kaptana saygıyla...
Şiirin hangi bölümünü alsam ki; okestra çukurunu biliyorum ama ben gene de kendi tarzım-tavrım ve bildiğim yerinden başlayayım. Yani sırtüstü uzanıp, ıssızlığa ıslık çalan fırtınanın sesini dinlemekten hani.
En güzel günlerimizin geçtiği ve yine çocuklukla gençlik arası yıllara rastlayan bir dönem kısacası. Yazlık villamız da (yani babamın yapmış olduğu sabit tahtırevanda) akşam olunca sıralanıp uzandığımız yerde şemsiye misali üstümüzde yükselen iki ağaç zaman zaman görüntüye engel olsa da dallar arasından ışıldayan ay ve yıldızları seyretmek o zamanlar hemen her gün gördüğümüz manzara olduğundan mıdır yoksa romantizme ayıracak vaktimiz olmadığından mıdır, ya da bütün duygulanmalarımız realist olduğundan mıdır bilemiyorum ama şimdiki kadar kendimizden etmezdi galiba.
Arada bir yolunu şaşıran ateşböceklerini hiç anlatmayayım. Ya da av peşinden koşan bir yarasa...Yani yaşam tamamen doğada ve en doğal haliyle. Servilerin poyrazdan mustarip olduğu zamanları anlatmamak olmaz haliyle, ne muazzam bir sesti o. Hiç bir müzikte bulamazdınız onun hafif hafif salınışlarındaki nağmeleri.
Oyun oynayacak zamanımız mı olmazdı yoksa her şeyimiz oyundu da acaba biz doğal yaşama mı katmıştık bu oyunları bilmiyorum. Fırtına terimi biraz ürkütse de çağrıştırdıkları ve şiirdeki anatomik açılımıyla kedini sevdirdi.
Galiba hiç sevmediğimizi düşündüğümüz şeyler adabınca işlenip, sunulduğu zaman aslında en çok sevdiğimiz imgeler, varlıklar ya da doğa olayları oluveriyor.
Bu da şairin kaleminin gücünden olsa gerek...
Saygıyla kutlarım...
Unuttum sanmayın :) Şiir yeniden okumak çok keyifliydi her zaman ki gibi, kutlarım Kaptan şaiir kaleminizi ve kalemin izlerini saygılar...
Bu şiir ile ilgili 106 tane yorum bulunmakta