Günün ikindi vakti, mevsimin sonbaharı.
Gençliği uçup gitmiş, zamanın ihtiyarı.
Gençliğini yaşamış tecrübeli ihtiyar.
Sanki tüm mevsimlerden haberdardır sonbahar.
Eylül ayı gelince içimi hüzün kaplar.
Yeryüzünde ben yalnız, gökte yalnız bulutlar.
Daldan düşen her yaprak, bir hayalle ayrılır.
Rüzgârların önünde sağa sola savrulur.
Eylül bir ayrılıktır, hayata veda gibi.
Sararan yapraklarda ölümün hüznü gizli.
Şimdi akşam olurken yeni bir ay doğuyor.
Ayın parlak ışığı karanlığı boğuyor.
Acılara gark oldu sararırken yapraklar.
Bağrını açmış bekler, bizi kara topraklar.
İnsan dünya içinde saklı bir hazinedir.
Meyvelerin kalbinde çekirdek hükmündedir.
“Çekirdek İsm-i Evvel, meyve de İsm-i Ahir.
Ahir içinde Evvel, Evvel içinde Ahir.”
Ölüm yokluk değildir başlangıçtır ebede.
Varlığın sırrı gizli o küçücük nüvede.
Kayıt Tarihi : 13.7.2013 12:53:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!