CİN/AYET
Gözyaşları hangi iklimin,
taze başaklar sulayan bereketidir
Bahar hangi umutsuz kuşun,
telaşlı göç mevsimidir insandan gayri..
ÇİRKİN KRAL / SALPA'ya
Yetmiş beş kuruşun varmı usta
bir simit alayım,
DUVAR/da bir SÜRÜ martı var
benden çok ACI/kmışlar..
ÇOCUK GELİN
Bir yüzük hafifliğindeydi bedenin,
Omuzunda ki yük ağırlığı kadardı dünyanın
Gayri, gözyaşından başka neyin var ki
Sen, kalbi altın
DİLAN’a
( HEJAR’a )
O gün son sancısıydın karnında annenin.
O gün doğduğun,
O gün annenden koptuğun, Yeryüzünde bir insan,
DİLJİN KOVEXİ' ye..
Hazirandı,
Ağır kalp krizlerinin sarsıntıları zelzele gibi inmişti bedenime
Tek tek atan serseri nabızlar seyrinde,
Günlerce direnmiştim ölüme yoğun bakım ünitelerinde
Sen,
Yüreği bembeyaz,
Gözleri Elmas çocuk
Böyle derin küsmek yok...
Sen barışın ve sevginin dillerini,
Ve ey sen,
ADAM;
Bu şiirde son bulursa korkularımız
Efkârdan çatlasın o vakit sabrımız
Daya alnımın orta yerine, tutuklusu olduğum dizelerini
Sal göğsümün çeperine birikmiş hüzünlerini
Unuttur çocuk ölümlerini
DÜŞİİR 2
ADAM;
Tenha bir akşam üzeri
Rutubetli gri bir gökyüzüne bakarak yazıyorum
Eflatun renkli bu dizeleri..
LANETLİ ŞUBAT
Bildik bir kangrendi Şubat,
Lanetini göstermişti yine
Talan yeriydi gönlüm,
Hava karanlık, her yer kar,
Vurdular, uykuda düşü
Gökte kuşu
Yürekte umudu..
Gittiler hoyrat bir sessizlikle
Eşgali bilinmez suretleri,
İzi sürülemez gölgeleriyle




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!