“Yaradan’ın melekleri var” derler,
Hiç biri de bizim melek olmasın.
Gece gündüz dualarım onunla,
Onu bizim elimizden almasın.
Henüz yaşı çok genç bir çiçek gibi,
Dilim döndüğünce tarif edeyim;
Yetimin gözünün yaşı Bindebir.
Doğru bildiğinden katiyen şaşmaz,
Faşistin korkulu düşü Bindebir.
Ulu ozanlardır yolu, erkânı
Gönül defterini yazar dururum,
Yazacak yer mi var, yine gönlüm boş.
Karalayıp durdum her satırını,
Dizecek yer mi var, yine gönlüm boş.
Dalgalar çoğaldı sayfalar bitmez…
Yaradan dedik yücelttik,
Gerçek sayın bir mi senin?
Asırlardır secde ettik,
Eğilmeyen ser mi senin?
Hani tektin, eşin yoktu,
Telli turnam baz eyledik,
Gelin canlar bu dergâha.
Acı tatlı söz eyledik,
Gelin canlar bu dergâha.
Ölüm bu gün, belki yarın,
Çıkmaz bir tuzağa düşürdü beni,
Hainin niyeti var imiş meğer.
Gafil düştüm tatlı dile aldandım,
Görünmeyen yüzü sır imiş meğer.
Alev alev yanar sinem haralı,
Yüce Tanrı melekleri yaratmış,
“Bir İsrafil, Mikail de var”, derler.
Car’a yeten Cebrail de kanatlı,
“Can alıcı Azrail de var”, derler.
Meleklerden hiç biri de ölmez mi?
Sevgiyle bağlanmak bir gönül işi
Aşkı yüreğine dök hele dostum
Bir gönüle girmek kolay değildir
Sevgi tohumunu ek hele dostum.
Kuşlar gibi daldan dala konarsın
Şu fani dünyada ömür bitmeden
Gönülden bir sadık dostun olmalı
Son nefesi verip veda etmeden
Dar gününde bile vefa kılmalı.
Türlü hezimete uğradım durdum
Üç günlük ömrünü ziyan eyleme,
Her mevsimde temiz hayat var iken.
Onurunu pis nefsine bağlama,
Evladın ataya sadık yâr iken.
Kurtlar bile yavrusuna et verir,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!