Çiçek tarlasından geçerken gördüm,
Her türlü renklerden açmışsın Belgin!
Uzanıp leylâktan bir tane derdim,
Mis gibi reyhalar saçmışsın Belgin!
Koca bir Kâinat aşkınla yanmış,
Ateşli silâhlar, bu tanklar niye?
Yaşasın tüm canlı geniş dünyada.
Kâinatı sana etmiş hediye,
Yaşasın tüm canlı geniş dünyada.
Aç kalmazsın korkma, yeter herkese
Baharın çiçeği, cennet meyvesi,
Mis kokulu, tatlı fidan nerdesin?
Sazımın inleyen hazin namesi,
Aşığı kırlarda güden nerdesin?
Bülbüllerde küstü gayri gülüne,
Doğru dürüst olmak bir insan işi,
Kulun mahareti çok be sultanım!
Bir gönülü kırıp can incitmezsen,
Senden değerlisi, yok be sultanım!
Nefsine uyup da kirletme tenin,
Yalan imiş bir anadan emdiğim,
Boşunaymış döne döne yandığım,
Düşman olmuş bacı, kardeş sandığım,
Boşuna ardımdan ağlamasınlar,
Yas tutup karalar bağlamasınlar.
Açılım bir tuzak katılma sakın!
Hep başını dik tut, Alevisin sen.
Ufak bir ikrama satılma sakın!
Hep başını dik tut, Alevisin sen.
Evreni ışıtan bir kültürün var,
Doktor Basri bir gün sofra açınca,
Bir kadehte benim için al dostum!
Dertli sazın kılıfından çıkınca,
Bir dörtlükte benim için çal dostum!
Yudum-yudum şarabından içerken,
Gönül çarşısına tezgâh açmayan,
Metâhın satmaya tellal bulamaz.
Rehberin elinden bâde içmeyen,
Harama batar da helal bulamaz.
Nerede bezirgân, nerde satıcı?
Armudun dalına çıktım,
Nasıl düştüm bilemedim.
Birkaç armut alacaktım,
Tek bir tane yolamadım.
Komşular derildi başa,
Kucakta bağlaman, dilinde türkü;
Telleri okşayan elsin be Zihni!
Arı gibi her çiçeği gezersin,
Petekte gizlenen balsın be Zihni!
Geçilmesin paslı yollar puslansın,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!