Çiğdem Çakır Şiirleri - Şair Çiğdem Çakır

Kaşların, siyah gözlerine virgül,
Anlatmak istediğin hayalleri görüyorum,
Koluma takıl, yol alalım iki nehir arasında,
Ay kopmamış
Karşındaki esmer toprağın sabahından,
Karşılıklı muhabbet ettiğimiz

Dolunay ışığı mutluluk resmimiz halen salonda
Alaca karanlık kahvemi yudumlarken oturduğum koltuğun yanında,
Çerçeve içerisine iki ay önce konmuş tebessümüne ellerimi uzatıyorum
Fakat vazgeçiyorum dokunmaktan,
Bir ateş sınırı var artık aramızda,
Kördüğüm oldun saatlerime,

Aşkı satan karanlık yollarda
Dönüşü bilmeyen
Kuduz yürekler
Yine kirletiyor ortalığı,
Dışarıda süpürülmeyen
Çirkinlik var,

Neşeli kuşların
Kanatlarındaki
Mevsimi okuyan
Yüreğim var,
Arzular
Sıcak bakıştan

Düşüncelerle biriken
Sessizliğin büyüklüğü
Kusursuz sevdam,
Seninle birlikte
Mevsimler de küstü
Çocuk ruhuma

Uyku göz kapaklarımı kapatacak biraz sonra
Ne yazık ki sabahtan kalan mutluluk
Efkâr eseri şimdi,
Elime sinmiş koynundaki gül kokusu,
Paylaştığımız bulut, dağ, lacivert caddeler
Sıcak bakışların,

Kaderime saplanan bekleyiş
Yarım kalan dokunmaların
Resmini çiziyor hayallerde,
Seninle bütün yüce aşk
Geçmişi suskun bedenimde,
Islak mevsimlerinle

Vedalar
Kıyamet yorganı olmadı
Üzerimde,
Vazgeçemediğim dolunay
Şairisin,
Kutsal hayaller bağlıyor beni

Yalan dünya, hasreti kendine yük etme diyorlar
Ama kasvet tünelinde kalan bir yanımı
Gökyüzüne çekip te kutsal ışık edemiyorum,
Vahşi fırtınalardan kurulmuş uzun yıllar
Dün gibi aklımda, boğazımı sıkıyor,
Ela gözlerim deniz sahilinde

Lale bahçesine
Mevsimini getiren
Nağme kuşları
Muattar çiçeklerin
Toprağında
Huzur buldular,