Azerileri, Özbekleri,
Türkmen ve Kazakları
Ne sevdirir insana uzakları?
Kanı bir, dini bir, dili bir;
Bunlar kardeştir, sevilir.
"Buraya kadarmış!" diye bir vakit varmış;
İnsan onu sezer,ama çok zor anlarmış.
Bir işin,bir yolun,bir ömrün,bir aşkın sonudur o vakit;
Değiştiremez o vakti ne makam,ne şöhret,ne nakit.
Nefret ederim uzun şiirlerden;
Bir tek Hülya uzundu benden
Ona yazmıştım
En uzun şiirimi.
Hülyam,
Sen en kısa süreli aşkımdın!
İç huzurunuz yoksa yoktur;
Sizde var olan huzursuzluktur.
Bu geçerli bir kuraldır her zaman:
Olmayandan başkasına veremez insan.
Eskiden, zamanın bir yerinde yakın geçmişte
Aşk çıkagelmişti; hatırlar mısın?
Biz onu ucu yıldızlı bir sihirli değnekle beklerken
Yanına hiçbir şey almadan çıkageldiğinde
Çok şaşırmıştık doğrusu!
Hiç olmazsa taşır sanırdık yanında Eros’u,
Doğrudan değil,çıkarından yana herkesteki eğilim;
Bu yüzden,gidişattan hiçte memnun değilim.
Bu yöresel bir hikaye değil,
Bugün yaşadıklarımızdan dolayı,
Küresel olarak anlayabiliyoruz olayı:
Bir ağaç kurdu
Çınara girdi
Yanınızda olmasını istediğiniz kişinin olmamasıdır hüzün;
Güneşin solması ve ardından gece olması gibidir.
Yani, bununla hiç alakası yoktur eylülün, güzün;
Kalbinizi hızlı hızlı attıran birinin ansızın ölmesi gibidir.
Yani, sen yoksan
Ey yar,
Benim,senin için biriktirdiğim laflarım var.
Demiyorum;seni kıskanırlar.
Kimseye de söyleyecek değilim,
Seninle baş başa ve ikimiz bir olana kadar.
Gazetelerde okuyoruz sık sık:
Oburluk geni bulundu,
Salaklık geni,
Solaklık geni;
Aklık-paklık,
Arsızlık-hırsızlık.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!