Gel dedin de gelmedim, öyle mi?
Kal dedin de kalmadım?
Sağırım, körüm
Aptalım, salağım, kuş beyinliyim
(Kuşlara hakaret etmeyeyim)
Beyinsizin tekiyim
Kalbimi nadasa bıraktım; bil bakalım ne diye?
Açıklıyorum:
Seni daha çok sevebilmek için seneye;
Ama söyleme kimseye!
Herkes her an taklit edebilir diye…
Babam dünyada gördü hesabı
Hiç aldatmadı bakkal- kasabı
Yüksekten aldı her yıl nisabı
Hak’tan gayrisine borcu olmadı.
Bu şiiri çok uzatırdım aslında ben
Hiçbir şey ciddiye alınacak kadar ciddi değildir;
Basite alınacak kadar da basit.
Bunu bir yerlere böylece yaz!
Yaratılmış olana Yaratıcı olmaya kalkmak yakışmaz.
“Yerine Göre” diye bir tabir var değil mi?
Uzun değilim, sayılmam kısa
Sakal yerinde değilim köse
Başımdaki şu kellik olmasa
Güzel adamım şükürler olsun!
(Bu şükrü göbeğim duymasın!)
Bu idi “Dönüş”lerin ilk yazılanı
Böyle kandırdım belki de Şeytanı;
Tekrarlamam sandı “Subhanallah” ı
Tekrarlamam sandı “Elhamdülillah” ı
Tekrarlamam sandı “Allahu Ekber” i,
Görüp imameye giden elimi
“İki kere iki dört eder” de olsa
Doğrular, inanıp benimsediklerimizdir;
İyisi, kötüsü, acısı, tatlısı olmaz
(Tatlısı olsa tadından yenmez!)
Bence doğru olması bile gerekmez!
Aynı şeylere inanmıyorsak
Düşündüm de Ya Resulullah;
Seni anmak,
Anılmanı sağlamak bir şiirle
Ancak sana aşık olmakla olur.
Sana aşığım!
Gerçek aşığının gazabından korkarak;
Gerçi para ile hiç iyi olmamıştır aram
Ama zurnanın zart dediği yer burasıymış
Benim var ve çok sandığım param
Meğer başkalarının bahşiş parasıymış!
Hadi onlarınki benimkinin on katı olsun
Ben 40 yıl alın teri dökeyim onlar çalsın
Kaç para çıkar cebimden bilmiyorum
Belki de sadece ekmek parası;
(Zaten para beni sevmiyor
İyi değil benimle arası,
Ben de aşığım sanki kendisine
Mikrop yuvası!)
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!