Küçük bir para kadar yayılsa akıp azar azar
Kan, bizim mezhebimizde, abdesti bozar;
Hafta içi beş gün ve cumartesi-pazar
Gazze’de kan yağar; abdest ne yazar
Her yer olurken canlara mezar?
Gel dedin de gelmedim, öyle mi?
Kal dedin de kalmadım?
Sağırım, körüm
Aptalım, salağım, kuş beyinliyim
(Kuşlara hakaret etmeyeyim)
Beyinsizin tekiyim
Kalbimi nadasa bıraktım; bil bakalım ne diye?
Açıklıyorum:
Seni daha çok sevebilmek için seneye;
Ama söyleme kimseye!
Herkes her an taklit edebilir diye…
Babam dünyada gördü hesabı
Hiç aldatmadı bakkal- kasabı
Yüksekten aldı her yıl nisabı
Hak’tan gayrisine borcu olmadı.
Bu şiiri çok uzatırdım aslında ben
Kalıpçılıktır insanoğlunun en deneyimli olduğu meslek
Maddi-manevi her şeyimiz uymalıdır bir kalıba mutlaka
Uymuyorsak-sığmıyorsak kalıp değil de bizizdir kelek
Bir farkla; olmayanı bile “çok güzel oldu” der över yalaka!
Bir kalıpçılık örneği de benden hediye size: Bunlara falaka!
Ateşle temizlik sevdasıyla insan yakanlar,
Bir orman yangınında kaplumbağaların çığlıklarını duysalar
Isınmak için bile ateş yakmazlardı bir daha;
Ve kesin olarak bilirlerdi isyan ettiklerini Allah’a.
Desem ki insan da hayvan
Çıkar mutlaka inanan;
Maymundan geldik sanan
Ne yazar olsa insan!
Maymun görür aynada...
Faydası yok kimseye iş yavaşlatmanın
İş,olacağına varır.
Olacak iş için uykusuz kalmanın
Olmayacak olanı yapmaya kalkmanın
Hiç anlamı yok inanın.
Balı çok seven dostlarım,
İşte günün tavsiyesi:
Arıcılık yapmaktan daha iyisi
Milletvekili olmaktır;
Hem sokmaz sizi arılar,
Hem de
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!