Millette iş yok,
Milletin işi-gücü yok,
Ayrıcalıklı bir durum şimdi iş sahibi olmak;
Bu şartlarda çok akıllıca olmasa gerek
Sandıkta milleten güç almak;
Herkes buna talip nedense!
Elaya çalar mavimsi yeşil
Veya kızılımsı balköpüğü de değil;
Renk yelpazesinde yok göz renginin bir dengi
Ben öyle adlandırıyorum: ”Bu, aşk rengi”
İyi ki geldin dünyaya da sen oldun!
İyi ki doğdun.
Hemen kov kalbe Allah’tan başka ne geldiyse!
Birisi kalbinde Ondan gayrisi ile öldüyse
“Sevdiğinden dile istediklerini! ” diyebilir
“Benden değil! ”.
Korkma!
Balık olmadan yüzmek / denizde çayda
Varıp dolaşıp gezmek / Mars ya da Ay’da
Yıkılmaz evler dizmek / yedilik fayda
Mağrur etmesin seni / ölüm var hala
Gönlünü bağlama hiç / geçici mala
Malın mülkünden gelmez / sana bir fayda
Deneyimlemediğimiz halde pek çok şeyi var kabul ederken
(Örneğin, kutuplar yok aslında ve öküz boynuzunda dümdüz dünya
Bazı uydurma kitaplarda yuvarlak olduğu yazıyormuş güya)
Sen neyi sorguladığını sanıyorsun arkadaşım
“Allah’ı, meleği gören var mı? Ahirete giden dönen var mı? ” derken?
Ön yargılar,
En büyük tehdididir işinin
Değiştirir tadını aşının
Katili eder insanı en yakın arkadaşının
Sebebidir dinler savaşının.
Yanına bile uğrama! Gelirse alma!
Soran cevabı bilmeli,
Cevabı bilene, “Öğrenebilir miyim? ” denmeli;
Buna dikkat edilmeli.
Biri sınamak biri öğrenmek içindir zira.
Soruyorum:
Sosyal bilimler asosyal olamaz
Bireyin keyfine kalamaz
Genelde işe yaramaz!
(Kaşın (açılmış) bakalım! Pansuman yapalım!)
Tarih, sosyoloji, etnoloji, antropoloji, arkeoloji,
Yürümekten yorulunca
Koşup dinleniyorum.
Şehirden bunalınca
(Geziyor, tozuyorum
Allahtan İl Çevre’den kimse görmüyor!)
Köyde dinleniyorum.
Dün yüzünüze gülen
Bugün arkanızdan gülebilir;
Davranışlardaki göreceliğe rasyonalite denir.
Dün-dündür, bugün-bugündür,
Yarın ne dün, ne bugündür
Ne de ne olacağı bellidir.



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!