Baharda, çiçek vermek, hüner değil!
Vereceksen? Kara kışta vermelisin ki
İçime, bahar dolsun, kışı unutayım.
Ben, sana dört mevsim, çiçek verebilirim...
Düşünün dünya gül bahçesi,
Güller arasında bizler bitmişiz.
Düşünün dünya diken penceresi,
Dikenler arasına gölgeler dikmişiz
Güller ve dikenler...
Sus içimde ki şeytan!
Zaten aşkımı kovdun.
Dur ateşle dans yapan!
Zaten yüreğim odun.
Neler istersin benden?
Ruhum Ege'de, bedenim Akdeniz! de!
Sensiz yüreğim, Doğu'da, Batı'da, kuzey'de,
Güney'de nerede olursa olsun, mateme bürünüp,
Efkarın notalarını, icat eder.
Düşüncelerim her an sende!
Aklım gözlerine düşünce, sol yanım sızlıyor.
Bir esmer serserinin gözlerin de,
Yüreğim tutuklu kalınca,
Ruhum kapana yakalandı.
O gözler de Eylül ve ben,
Senin suskunluğun, benim bitişim.
Fırtına gibi es, yel gibi olma!
Kurşun suskunluğun, benim yitişim.
Bu suskunluğu kes, el gibi olma!
Dostun dostluğuna, yüreğim aktı.
Dargınlık yokuşu, canımı yaktı.
Öfkeli duruşu, küslüğe attı.
Dostun son bakışı, yüreğimi yıktı!
Gülen gözlerimde, gözyaşları var!
Gözlerin aşkımızın kılavuzu olsa,
Sözlerinden bin,bir gece,
Aşk nameleri yağsa,
İçimde ki; Çocuğa masallar anlatsan,
Sevincimden kuşlar gibi uçardım.
Ansızın, yüreğe bir aşk düşer. Âşık dünyaya, aşığa ise en yakın dostları bile küser.
Neden mi..? Âşık olduğu kişi saf, berrak aşkı kullanmak ile meşguldür.
Ömrü boyunca ve belki de bin kez dünyaya gelse de bu derecede sevilmeyeceğini biliyordur.
İşte bu denli sevene çektirmeye yemin etmişçesine başlar ve o’nu seveni gel, git/lere salmıştır.
Her an, hata yapmak ile beceri sergiler. Ve özrü de kabahatinden büyük olur.
Af edildikçe, daha fazlasını yapmaya başlar. Aklının derinliklerinde şu düşünce vardır.
Ben masalı sevdikçe...
İstediğim bir masal kahramanı değildi.
Ruhuma veda eden mutluluğu bulmaktı.
Beni, ben yapan bir Peri masalıydı.
Dinlerken masal bitmeden, hep uyuyakalırdım.
Uyandığım da rüya mı, hayal mi, gerçek mi ..?Diye',




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!