suskun bir çınar duracaksam karşında
asırlık olsun geçmişim
ne soylu avuntum ne bilinçsizliğim
hatrını soracak kadar zaman
sana yolum kalsın
zemheri isterim yanağımda meşelik
yordum yoruldum sana geldim
ey hayat beni de diğerleri gibi yargıla!
kumsalda kıvranan bir balık kadar
yanlışım sana!
yanıldım, yenildim,al beni
Devamını Oku
ey hayat beni de diğerleri gibi yargıla!
kumsalda kıvranan bir balık kadar
yanlışım sana!
yanıldım, yenildim,al beni
Güzel soru:
Ün çizgisini nereye çekmeli?
Bilirim -kendimce- o nerede, nereli:
Hep basmadığım basamaktan sırıtan kaypak çizgi :)
Ünlü olup olmaması önemli değil. Dikkatimi çeken her şiire yorum yapabilirim ama burada fazla bir şiir göremedim. İlk dizede koptum zaten.
“Suskun bir çınar duracaksam karşında” ne demek?
“Suskun bir çınar olacaksam karşında” ya da “suskun bir çınar gibi duracaksam karşında” diyerek başlasaydı, hadi neyse... Şairin dil ile oynama özgürlüğü vardır elbette. Ama temelleri sarsmamak ve onu bozmamak kaydıyla… Devamını da tatsız buldum. Örneğin Türkçe kurallarını altüst eden, Türkçeyi ağlatan şu bölüm, 'düzelt beni' diye haykırıyordu;
“zemheri isterim yanağımda meşelik
hışırtılar arasında ılıklık
gün doğmuş yeriyim git hadi
resmet dağların ensesine
gülücük doğmuş eliyim”
Peki, bu neydi?
“sıvalamaktan vazgeç
yeterliyim
her rüzgarın melali”
Ayrıca bana göre şiirin akıcılığı, melodisi yoktu. İç sesi zayıftı, inandırıcı ve heyecan verici değildi. Zorlama bir üslupla yazılmıştı. Hani serbest şiiri kolay bir iş sanıp dizeleri ve sözcükleri, anlamlı-anlamsız birbirinin peşi sıra dizen amatörler vardır ya, hemen anlarsınız; işte onlardan biri gibi duruyordu karşımda. Belki şairin içinde bir cevher mevcuttur ama dil bozuklukları bunu görmeme izin vermedi.
Bir de yorumlarda “ünlü” tanımlamasını gördüm. Şiiri normal sayfasından açtım. Telif hakları Antoloji tarafından alınmamış şiirler gibi gerçekten kapalı yayımlanmıştı. Yarım asırdan fazladır şiir âleminin içindeyim ve bu isimde bir ünlü duymadım. Bilmiyorsam benim cahilliğime bağışlayın lütfen. Ama Allah aşkına, bir bilen varsa kimdir, necidir anlatsın! Araştırmalarımda karşıma ne bir özgeçmiş çıktı, ne bir kitap, ne dergilerde yayımlanmış ürünler, ne de şairi değerlendirmeme olanak sağlayacak şiirler… Muhtelif sitelerde topu topu, yukarıdaki dâhil 3 şiir çalışması buldum. Hepsinin de ciddi olarak gözden geçirilmesi ve hatta yeniden yazılması gerekiyordu.
Bu sayfada zaman zaman çok nitelikli bulmadığım şiirlerle karşılaşmayı olağan sayarım. Kuruluş döneminde o grupta çalıştığım için, kurulun ne sancılarla şiir seçtiğini iyi bilirim çünkü. Dolayısıyla şiir seçimini sorgulamam. Ancak, bu denli sorunlu bir şiirin neden kişisel sayfasında kapalı yayımlandığını, şairin neden “ünlüler”den sayıldığını sorgulama ve bilmediğimi öğrenme hakkım vardır diye düşünüyorum.
Bugün size güzel sözler söyleyemediğim beni affedin dostlar:((((
Saygıyla…
'Beneson' sembol olarak kullanılmış. iyi de olmuş.Şiirdeki anlatımlar öylesine imalı ve kapalı ki geçmişten bu güne verilen çok değerli mesajları var.Kutluyorum. Saygılarımla.
yürekten dökülen bütün seslere saygım var ..zira bu antolojinin günün şiiri kıstası neye göre yapılıyor malesef anlaya bilmiş değilim
Uzağım Hanımefendi, cevabı kendiniz vermişsiniz diye düşünüyorum: Ölü şâirler yorumları okuyup cevap verebiliyorlar mı? Hayır...
Bu şiirler altında içinden geçenleri dökenler şâirler onları okusun, cevap versin diye yazmıyorlar ki. Eski günlerde olduğu gibi -gün gelir- bir şiir etrâfında dönüp dururken bizler önce birbirimizi, sonra kendimizi buluveririz. Olmaz mı dersiniz? Olur bence.
Öte yandan ünlü olmak nedir ki? Kim ünlü, kime göre ünlüdür? Kötü şiirlerin sâhibi bir ünlü mü daha ünlüdür, en güzel şiirler kaleminden dökülmüş bir tanınmamış şâir mi ünlüdür, zaman denen süreçte ünün zirve yaptığı yer şâirin hayat süresine düşer mi, düşerse ne tarafına düşer?
Bu satırların sebeb-i vücûdu istendiğinde gelmemek, istenmediğinde koşarak gelmekle ünlü 'uyku'dur meselâ. İlginçtir, yokluğu ile bir şeye (bu satırlara) vücut vermiş bulunuyor.
Hmmm...
Gerçekten ilginçti.
Bunu biraz daha düşünmem gerek.
Yokluğuyla/yokluğunda vücut vermek...
İlginç bu.
belki okuyana komik gelebilir ama yine de söyleyeceğim..
ünlü olan şairlerin şiirlerine yorum yazmak bana ters geliyor...yani diyorum ki;ününe kavuşmuş ünlü şairler gelip okuyor mu bu yazılanları!..bence okumuyor..okumadıklarına dair yemin edebilirim...bunun ispatı,hangi ünlü şairin(yaşayanlar en azından)şiirine yorum yazsam geri dönüp 'teşekkür ederim 'bile demiyor!..hadi ölenlerin bunu deme olasılığı yok,yaşayanlar neden bunu yapmazlar sizce?..bence yorumları okumuyorlar..haberleri bile yok bu yorumlardan..haklılar ama!..neden uğraşsınlar ki böyle şeylerle..onlar ünlümü ünlü..meşhurmu meşhur...gözlerini çevirip bakmazlar buralara:)))
ha bir de,şiiredir yazdığımız yorumlar desek,şiirin gözü,dili,sesi,okuma yetisi mi vardır,yazdıklarımızı okusun:))))hem okula da gitmez şirler..çünkü;kalemleri,çantaları,kitapları,velileri,öğretmenleri,derslikleri,silgileri,geometri araçları yok!..önlükleri de yok billahi!..okulları dersen hepten yok;yandı!..
bir de yabancı şairlerin şiirleri meselesi var ki,o büsbütün bana ters...yani ben onların dilini bilmem,onlar da Türkçeyi...yaz yaz kendin oku!..oku oku kendine yaz...
yaz da bitti
hava soğudu!..
:)))))))))
herkese saygılarımla efendim..
önce kelimeleri seçilmiş sonra yazılmış şiirler vardır..kurgunun en tehlikelisidir bu türlüsü..kıvamı tutturamadı ve şiiri seçilmiş kelimelere ezdirdiyse şairi..vay o şiirin haline ondan sonra..ağzıyla kuş tutsa nafile..'kurguyum ben önce afilli kelimelerim yazıldı/tasarlandı sonra ben zorlandım şiir olmaya' diye bağırır da durur..
öyle bir ses geldi şiirden şimdi..hayrolsun..
@..
Biz de birlikte akamadık şiirle.
şiirin tarzıyla uyuşamadım, benim şu anda ki ruh halimle de uyuşamadı dizeler ...bakalım hele sabah olsun ...sabah ola, hayr ola ...
Bu şiir ile ilgili 19 tane yorum bulunmakta