Ah bu düşlerim,
Yapa yalnız gidişlerim,
Bitmeyen şu dünya işlerim,
Bir gün sizi bırakacağım.
Yapmak isteyip yapabildiklerim,
Ben güz mevsimini,
Oldum olası çok severim,
Henüz hiç baharı yaşayamadım ki,
Tuvalimi süslediğim sarı sarı ağaçlarda,
Ayağıma takılan yaprakların sesini duyarım,
Hışırtısı hala kulaklarımda,
Hep yarım kaldı sevdalarım,
Bir baharın gelişinde filizlendi,
Karların ardından boran gelince,
Daha sonra güneşe merhaba diyen,
Bir çiçek gibi başını kaldıran,
Bir delikanlı heyecanıyla,
Bir telaştırla başlar haftanın başı,
Saatler alır çıkarır,
Gecenin karanlığından aydınlığı,
Yollar bir anda dolup taşar,
Yanımızdan geçen arabalar,
Toz duman,egzost saçar,
Hani gözler dalar gider ya uzaklara,
İnsan bir düşmesin hüzün deryasına,
Kahkahalara hasret kalır durursun,
Bir sevda ateşi kaplar ansızın yüreğini,
Yitirilirsin çoktan dost pazarlarında,
Sıra sıra olmuş ağaçları,
Meşe, gürgen, çam, ıhlamur köknarı,
Saymak bitmez ağaçları,
Şu bizim Kaplan dede dağları.
Tepesinden dumanı eksilmez,
Yine bir akşam karanlığında,
Döner durur kırlangıçlar havada,
Yavruları acıkmış azık bekler yuvada,
Yıllardır gurbet eldeyim ben,
Sevdiklerim kalmış sılada,
Bana bir bardak çay ver kadınım,
Üzerinden sıcacık dumanı tütsün,
Soframızda iki zeytin bir parça peynir olsun,
Başka katığımız olmasın,bize sevgimiz yeter.
Birde beni işe sabah sen yolla kadınım,
Hayat bu ya,
Yaşamak güzel,
Hayatı güzelliğiyle yaşamak,
Güzel yaşayabilmek daha da güzel,
Hayatı güzel insanlarla yaşamak,
Hani hiç bitmeyecek sandığım,
Hoyratça harcadığım zaman dilimi,
Bana bir çay kaşığıyla verirken cimrice,
Benden kepçeyle alıp kaçar bir hırsız gibi,
Hep pembe bulutları gösterirken bana,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!