Patika yollardan okula gittiğimi,
Rıfat amcaya yumurta sattığımı,
Ekmeğe tuz biber kattığımı,
O çocukluk günlerini hatırlıyorum.
Tarih dersinde, hocamın anlatışını,
Yağmur başlamıştı
Yine akşamın karanlığında,
Sesini dinliyordum,
Şemsiyemin altında,
Gök gürültüsü kulaklarımızda,
Şimşekler çakarken,
Karlar yağmış çoktan saçlarıma,
Kışın soğuğu vuruyor şakaklarıma,
Of içimde bir sıkıntı bir özlem var,
Kör sabahlar esir almış beni çoktan
Erkenden gidiyorum yine fabrika yolunda.
Yuvadan uçan bir kuş misali,
Uçar gider bir gurbete konarsın,
Derken bir iş bulur çalışırsın,
Her hafta sonu dönmek istersin,
Sevdiklerinle paylaşırsın sevincini,
Hatta hediyeler alırsın sevdiklerine,
Çanakkale’de omuz omuza olduk biz,
Tek yumruk olup dünyayı yendik biz,
Birbirimizden kız aldık, verdik biz,
Bu kin,Bu kan,Bu öfke niye.
Dağlarımda çiçekler açsın,
Çile vapurunun bir yolcusuyum,
Ne zaman nerede duracağı belli değil,
Sallansa iskeleden bir el,bir kol,
İnip inmeyeceğim belli değil,
Vapurun içine baktım penceremden,
Bırakıp gittin ansızın,
Ardından bakıp ağlayamadık,
Güle güle git dedik,
Fakat el sallayamadık,
Öyle bir iz bıraktın ki kalplerde,
Seni anıyoruz, inan ki her yerde,
Aşinası olmuşum çoktan,
Sabahın köründe savrularak,
Yanımdan geçen tozun,dumanın,
Aşinası olmuşum çoktan,
Her sabah bana selam verip,
Yüzüzümü yalayarak yanımdan geçen,
Dün gibi hatırlarım,
Bir bahar sabahı işe başladığımı,
Pamuk gibiydi ellerim,
Tellenmemişti henüz bıyıklarım,
Teslim aldı beni genç yaşta,
Saç yığınlarında iz bırakmış
Gencecik bir fidandı, bur da yaşlandı,
Kışın ıslanıp, yazın haşlandı,
Bir eser meydana getirmek için nelere katlandı,
Hoşça kalın diyerek bir dost gidiyor.
Yolunun üstü çakıl taşları,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!