Dün bahçe duvarımın boyalarını
Hoşnut olmayan kalbime benzettim.
İçimde dolaşan anlamsız duyguları
Senin tattırdığın acılara sevdirdim.
Bitmek bilmeyen hüzün akşamlarını,
Yalnız kalmış çocukları,
Yetim çobanları, seni
..
rengarenk çiçeklerin açtığı
kuşların cıvıldaşıp
böceklerin oynaştığı bir bahçe
mis gibi bir koku
sanki tabiatın soluğu
bu bahçede bir gül
taa kenarda
..
Gelmesin artık onun olsun dağlar.
O dağların altında ezilmekteyim.
Bahşettiği bahçe beni hayata bağlar.
Bir kuş gibi o bahçede süzülmekteyim.
20–07–2010
..
Yaslanmışım gövdene, halime bak da acı,
Yıl bitmeden içime, düştü bir garip sancı.
Bu son senemiz artık, aynı bahçe içinde,
Gerisi malum işte; hasretlik, çam ağacı.
31 Mayıs 1983 – Salı / Ödemiş Lisesi
..
bahçe kapısından girince içeri büyük hav hav
tırmandı zeytin ağacına minik kedi korkudan
etrafta biraz dolanıp gidince büyük düşman
ağaçtan inemedi kedicik ağladı miyav da miyav
..
Varla yok arasında sıfıra bir kadar uzak
Tahtaya çağırdılar oysa hiçbir fikrim yok
Varamasam ne güzel.
Bahçe olsa bir sonraki adımımı attığım
Burda kesilse azap zil falan çalsa artık.
..
Ne bağban yaşıyor,ne bağ.ne bahçe
Ne dil kaldı,ne dil.nede bir lehçe
Münevver gönlüme münferit serçe
Hüzün biçer oldu,biliyormusun.
12/12/1986
..
İnsanlar birikim peşinde
Kimi ev alır, kimi bahçe
Altına dövize yatıran da var
Devlet tahvili alan da.
Bende yaşadıklarımı biriktiririm.
Saklarım anı bankasında
Oysa bilmezler bunu;
..
Kin-husumet-düşmanlık defterini dürelim.
Bol ürün almak için, bahçe-bağı sürelim.
Huzurlu adımlarla yeni yıla girerken
Mekke’nin Fethi gibi, Altın çağ’ı görelim.
*** (31 Aralık 2015)
..
Yıkadım gülüşümü günün ilk ışığıyla
Kuş seslerine sarıp sarmaladım sevgiyi
Tomurcuğa durmuş bahar dalını öptüm
Toprağın bereketli kulağına bir türkü fısıldadım;
"Yaprak döker bir yanımız
Bir yanımız bahar bahçe."
..
Hindistan'da sığırlar sokaklarda dolaşır. Kutsal oldukları için kimse onlara dokunmaz. Türkiye'de de insanlar kural bilmeden, düzen tanımadan sokaklarda dolaşır. Biz de onlara kimse dokunmaz. Bizim ülkemizde de insanlar kutsaldır. Şehirlerimiz solunum yetmezliği çeken hastalar gibi. Nefes aldırmazlar insanlara. Şehirler, şehirlerimiz ne açık hava müzesidir ne de açık hava tiyatrosu. Kuralsızlığın sahnelendiği merdiven altı bir atölyedir şehirlerimiz. Rize, Zincirlikuyu mezarlığından bile daha yaşanabilir bir yer değildir ve buradan Rize belediye başkanına sesleniyorum: Rize, Zincirlikuyu mezarlığından en azından daha yaşanabilir bir yer olsun. Çam ağaçlarıyla dolu, toprakla barışık, çiçekle bezenmiş, herkesin boyunun ölçünü bildiği bir yer olsun. Rize ne beton yığını ne araba mezarlığı ne de insanların yemek sonrası genirip durduğu bir yer olsun. Dağlarıyla, dereleriyle, deniziyle küsmüş, kuzuları sadece midesinde gören bir halkla bütünleşmiş bir şehirdir Rize. Binalarının içinin koktuğu, insanlarının etle, kumaşla, parayla yıkandığı ve her gün yüreğim temiz diyen insanlarının yaygaraya verdiği bir şehirdir Rize. Bu şehir akbabalara yeterince tat vermedi mi sizce? Ne zaman bu şehirden insanlar tat alacak sorarım size? Sokaklarının labirenti andırdığı bu şehirde, aydınlığa açılan bir kapı yoktur. Tüm kapılar tüpçüye, sütçüye, lahmancuncuya açılır bu şehirde. Rize, Fransız balkonlarından lümpenliğin bir tanga misali sarktığı şehirdir. Rize, donsuzluktan tangaya geçmiş ve bu sayede çağdaşlaşmış bir şehirdir. Rize, yüzyıl sonra umut vadeden bir şehirdir. Köylüler en azından evinin yanında bir bahçe yapar. Bizim şehirliler köylüleri beğenmez ama; evinin yanındaki çöp kutusuyla yaşar. Bu yüzden şehirlimiz çöp gibi ince olmak ister. Şehirlimizin bildiği en güzel doğal manzara çöp dağlarıdır. O da bu yüzden çöp gibi incelmek ister; güzelleşmek ister. Bu ülkenin en medeni canlıları ayılardır. Bal yer, armut yer, balık yer. Şehirliğimiz gibi hak yemez... Çöp gibi de incelmeye çalışmaz. Bir pislik olmaya çalışmaz ya da bir domuz jambonu gibi olmaz. Rize, bir köy mezarlığı kadar güzel olsun, bu şehir adam oldu diyeceğim. En azından hortlamış gibi kimse barındırmaz. Bu bile yeter.
..
Devlet baba bahçe talan oldu
Mal mülk hepsi dünyada yalanmış
Bahçede yeşil ne varsa soldu
Hatıra fotoğrafta kalanmış
19.08.2015
..
Bahçıvanı olan bahçende gül yolsan da,
Bahçıvan gönül bahçene rahmetini eker.
Bahçe kötü ise, ot biter, iyi ise gül biter,
Bahçıvanı anladığın o gün bahçende gül,
Bahçıvanı unuttuğun bir günde ömür biter.
..
Bahçe benim değilse, ne işim var bahçede
Diller aynı olsa da lezzet vardır lehçede,
Her uçana kuş dedik, gözüm kaldı serçede
Ben hayata aşığım, Hay'ya da bağımlıyım.
Vuslatı gözlüyorum, ondan yürek dağlıyım.
..
Dedi ki gül çaldığım bahçe; ona vereceksen eğer artık çiçeklerimi koparma
Gözyaşlarım isyanda, diyorlar ki; onun için süzüleceksek artık bizi ağlama
Dediler ki dizdiğim harflerim; eğer onun için şiir olacaksak artık bizi yazma
Aklım da kızmış kalbime, demiş ki; biz yokuz bil, sen de artık onun için atma...
S.Güler 30.11.2015
..
Bütün sevgiler senin olsun. Tüm nefretler de bana kalsın. Seni terk edeceğim. istediğin çiçekler vazolarında kurusun. Bana yaşattığın her bir şeyi unutacağım ve seninle hiçbir karede yer almayacağım. Tenim bir başka tene değince ben de bir başkası olacağım. Seni unutacağım. Bir temmuz akşamında meltem rüzgarları eserken çırılçıplak denize gireceğim. Sonra mehtabın altında uykuya dalacağım. Sen evine bir başkasını alacaksın. İşte o zaman can evinden vurulacaksın. Beni düşünüp ağlayacaksın. Çünkü senin kremin benim. Senin ilacın benim. Üzerine bir kabus gibi düşecek bir başkasının bedeni. Çünkü senin ruh ikizin benim. Sen bunları yaşarken ben çırılçıplak denize gireceğim. Ve tenimden dökülürken sular ben seni unutacağım. Kumlara sere serpe uzanacağım. O an yıldız olacağım ışıl ışıl. Ağaç olacağım, dal olacağım yaprak yaprak döküleceğim aşk bahçelerine. Deniz olacağım, ırmak olacağım, sel olup coşacağım ve senin adını adreslerimden sileceğim. Bahçe olacağım, gül olacağım, toprak olacağım ve yeni umutlar büyüteceğim aşk diyarında. Güneş olacağım, ışık olacağım, günlük güneşlik günler yaşayacağım. Seni böylece unutacağım. Ben artık başka tenlerde bir başka kişiliğe gireceğim. Sular seller gibi çağlayacağım. Senin gibi bir ölü deniz olmayacağım. Önce gözlerimden görüntünü sileceğim. Ve bunu ağlayarak yapmayacağım. Gözlerimin içi gülecek. Başkalarına göz kırpacağım. Tenim bir başka tene değince ben de bir başkası olacağım. Seni unutacağım. Beni harabeye çeviren sensin. Tenimi bir mabede çeviren sensin. Artık adresimde posta kodu aşk yazacak. Beni tamir edecek ellerin kapımı çalmasını bekleyeceğim. Ve elleri kır çiçeğine benzeten herkese ruhumun anahtarlarını teslim edeceğim. Sanma ki tenim zindandır. Bana dokunana özgürlüğü yaşatacağım. Sen başkalarına kul köle olmaya devam ederken ben elleri kır çiçeğine benzeyen herkese baharlar yaşatacağım ve kışları, sağanak sağanak yağmurları sana bırakacağım. Ben seni bir başkasıyla unutacağım. Elim, bir başkasının eline dokunduğunda, sana el sallayacağım. Kokum bir toprak kokusu gibi olacak. Çatlak dudaklarımda çiy dolu güller biyüteceğim ve sana güle güle diyeceğim.
..
Yıkadım gülüşümü günün ilk ışığıyla
Kuş seslerine sarıp sarmaladım sevgiyi
Tomurcuğa durmuş bahar dalını öptüm
Toprağın bereketli kulağına bir türkü fısıldadım;
"Yaprak döker bir yanımız
Bir yanımız bahar bahçe."
..
bir bahçe umut çiçeklerinden
menekşeli nergisli
bir yarın gözlerimin önünde
daha önünde sen gizli
istanbul; 24.05.1977
..
Gül bahçe ister
Yol yolcu
Bülbül gül ister
Sevgi yol
Ben sevgi yolumda seni istiyorum.
..
Sen bana her gülümsün dediğinde
Onu ben atmadım
Kalbimde bahçe yaptım
Yoluna canım feda dediğinde
O en güzel gül bahçesinin içinde
İhtişamlı bir köşk yaptım.
Senin adını yazdım
..