Yine bir akşam sensizliği, yine aynı saatler ve geçmezliğinle... Alıştım demeyi istedikçe, alışmadığımı hatırlamak acıtıyor. Giderken gülüşünü iliştirmiştin yüzüme, maske olarak kullandığım. Kim sorsa iyiyim deyip, gülümsediğim. Oysa ben gülümsedikçe, sen gülümsüyorsun diye gülümserdim. Sırf seni hissedebilmek adına. Yüreğimden fışkıran lavların sıcaklığını umursamadan, sadece sana doğru akabilmek adına, yolunu bulsun diye...
Gözlerinde kaybolup gitmek
En büyük savaştır aşkın muharebesine
Kuşatılmış bir ten çıkmışken açığa
Süngüsü düşen savaşçının acizliğiyle
Göç zamanıdır değişken mevsimlerinde
Herkes kendine yaşar
Aşkını yalnızlığını
Düşlerini göremez kimse
İsteyen biri olmadıkça
Omuzları düşer
Resimlere bakarken yüzü
Suskundur geceler
Sensizliğin esip durduğu rüzgârlarla
Hasretin canına tak dediği anların
İçinden çıkılmaz hallerine bürünüşlerinde
Suskundur
Seni özlemenin diğer yarısı
Yollarını g/özlemektir
Kavuşma saatlerinin geçmezliğiyle
Gelişin çocukların sevinci
Ellerine tutuşturulan balonlar
Çok sessiz bir geceydi
Gecenin içinde
İki çift dudağın birbirine bakışı
Gözleri kısık, gözleri yıldız
Dokunsan ateş
Sessiz bir film en siyahından, beyazı hüküm giymiş
nefes aldığım bu dünyada
şiir konuşur artık
sana karşı direnişimde
gözlerin susuz
şiir sana dair
Sana sesleniyorum ey yâr
Sesim duyulur bilirim
-de sönüktür düşlerini yakan ateş
Kıvılcımı nedir yüreğin
Aşk yangın yeriyse
Sudur ilacı benden yana
Ellerin dokunuyor geceye
Mezesi oluyor gözlerin içilen
Yudumlanan aslan sütü
Boğazı yakan anasona karışır
Şaşırtıcı zaman
Yüzün güneşe dönmüş
İçinde bir volkan sönmüş
Arıyoruz kayboluşumuzu
Geçmişin satır aralarına gizli yanlarıyla
Yakıyor düşünceler




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!