Kum ve suyun kucaklaşmasıydı bu,
Küçük bir merhaba ile başladı her şey,
Bir cemre düşüşünde ısıttı yürekleri,
Sevgiyle güzellikler paylaşıldı,
Coştu, taştı, çoğaldı.
Dokunsalar ağlayacak çocuk gibiyim.
Elinden oyuncağı alınmış bir çocuk,
Yavrusunu kaybetmiş bir ana,
boynu bükük garip bir beste gibiyim.
Bir ağacın ayrı düşen dalları gibi,
Mutluluk bir denizse,
Mutluluk denizinde yüzdüm ben,
Masmavi derinlerinde,
Yeşilin huzuruna kavuştum elinden,
Hayat öğrenmekse,
Sevmeyi, sevilmeyi sende buldum ben,
Ayaza vuran ömrümde,
Tel tel kar düşen saçlarımda,
Çizgi dolu alnımda,
Bin keder yüklü yaşamımda
Tek mutluluk kaynağımsın.
Can özüm,
Sana canım diyorum, biliyorsun canımın tam ortasında, kalbimin atışında, nefes alışımdasın.
Sen canımın en güzel yerinde, kalbimin can damarındasın.
Başka bir yere koyamazdım seni, çünkü sen yaşam pınarım, en güzel anlamları yüklediğim hayat bağımsın.
Canımdan can, kanımdan bir parçamsın.
Şimdi sen günaydın derken sabaha,
Ben iyi geceler bile diyemedim akşamlara,
Gecenin karanlığı, kol kola girerken gün ışığıyla,
Sürgünlerde yüreğim, çıkmaz sokaklarda,
Hasretin ağır geliyor can yoldaşım,
Çık gel artık yollarıma.
Olur ya, bir gün beni hatırlarsan,
Seni ne çok sevdiğimi hatırla.
Belki de sevgilerin en safıyla nasıl inandığımı
ve yüreğimde sevdanı taşıdığımı hatırla.
Günler, geceler, aylar boyu,
Sevdamın her satırında,
Bir gün çıkıp geleceğim sana,
Bir kış günü lapa lapa yağan karla,
Alnına; yumuşacık bir öpücük düşecek,
Sıcak bir nefes hissedeceksin,
Dudaklarım alnına konduğunda,
Ürpereceksen bir anda
Canım Babacığım,
Sizin babanız bırakıp gitti mi?
Acıların kara mayınları hiç yüzünüze değdi mi? ..
Çaresizlik içinde, elinizden hiçbir şey gelmeden gözlerinizin önünde bırakıp gitti mi?
Bir haberle sana koştum babam… Düzelecek dediler inanmadım, ‘yardım edin ne olur’ diye çaresizlik içinde, bir o yana bir bu yana koştum durdum, çaresizlik içinde, neler olacağını bilerek kıvrandım durdum..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!