Ey vuslatı yâr eden, hicranı ağyar bilen.
Gözünden akan yaşla firakı ikrar bilen.
Ölümden öte bakan cihana sığmazimiş,
Kalbimde yanan korla, yanında yatmak gerek.
Ey gonca gülüm, cemalindir Hak'tan bir nişan,
Dar-u ukbaya varanda, gâhî mevlâya müştak.
Sahbay-ı aşka çıkanda, cari defteri uşşak.
Harabat ehli gelende, nefha katreyi kandan…
Zaikatül mevt şahsında, Şah-ı Kebiri nihan.
Âşık Şah-ı Kebir
Eden bulur dünyasında,
Çok kınayan çok sınanır.
Bu garip dünya hanında,
Nice bedbaht, saz ırlanır.
Şâh'ım ettiğini buldun.
Cânı cânana salan, cânanı câna varan,
Hakkı Çalab'a kalan, hâlıkı bende sanır.
Derdi ile dertlenen, kendi için ter döken,
Sabrına erdim diyen, narda kul oldum sanır.
Seyrimde bir kulu gördüm.
Derdinde cihanı gördüm.
Aklımı başımdan aldı.
Yüreğime ataş saldı,
Hu Ya Hannan Hu Ya Mennan.
Sözü bırak dilde kalsın.
Her manası gözde kalsın.
Zikir bilene hu yansın.
Hu la ilahe illallah.
Sağa duran salah eder.
Beklerim, bakarım Pir gelmez.
Havaya suya gönül vermez.
Hakkı kadri boşuna yermez.
Sezerim, sorarım nar etmez.
Varıp gönlünü hoş edeyim.
Yüzüm burda gelip diyesin.
Sözün kerse diyip gidesin.
Fitne fesat eder beklersin.
Küffar sözü inan mı dersin?
Çalab tanır beni bilesin.
Hak yüzüme zuhur edende,
Hayrı da şerri de benden bil.
Gözüne bir perde gerende,
Âmâyı, ahrazı benden bil.
Hak haklıya vardığı vakit,
Bizler Bezm-i Elest'e iman ettik.
Kimseyi kimseden üstün görmedik.
Bizler kendimizi bir hâl yolunda,
Makama oturanlardan etmedik.
Namert deme, gün olanda mert öle...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!